“Tüm ömrüm boyunca çok şehir dolaştım; Arap, Acem, Hint ve Türk bölgelerinde birçok şehirler ve kaleler gördüm, fakat bu dünya üzerinde Amid şehri gibi bir şehir daha görmedim ben. Kimseden de böyle görkemli bir yerin tasvirini duymadım.”
Nasır Xosro
İranlı alim ve seyyah Nasır Xosro, 1046 yılında Merv’den Sarahs ve Nişabur’a... Kazvin’e gider. Handan ve Şemiran’dan sonra Hoy’a varır. Devamında da sırasıyla Muradiye, Van, Vestan, Ahlat, Bitlis, Kıf Onzor kalesi, Erzen, Meyafarkin, Amed, Diyarbekir, Harran, Kızıl, Suruç, Menbiç, Halep, Sermin ve Maerretül-numan ve Kevimat, Hamat ve Urke, Trablus, Kalemun, Traberzan, Cübeyl, Beyrut, Seyda ve Sur’dan geçerek Akka’ya varır. Kudüs’ten Mekke ve
Medine’ye gider.
Yaklaşık 7 yıl süren bu yolculuk boyunca gördüklerini ve duyduklarını not eder, daha sonra da bu notları “Sefername” adıyla kitap olarak yayımlar.
“Sefername iki açıdan değerlidir, biri edebi diğeri de sosyolojik.
Edebi açıdan bakıldığında bu kitap, hicri beşinci yüzyılın en güzel düzyazı eserlerindendir. Akıcı ve örtüsüzdür. Anlamların hepsi ilk akla gelendir ve anlatılmak istenene vefalıdır. Sefername’nin her bir bölümü, Nasır Xosro’nun o bölge için çizdiği bir resim gibidir. Günümüz tabiriyle Nasır onu fotoğraflamıştır.”
Seyid Muhammed Debur Siyaqi
“Tüm ömrüm boyunca çok şehir dolaştım; Arap, Acem, Hint ve Türk bölgelerinde birçok şehirler ve kaleler gördüm, fakat bu dünya üzerinde Amid şehri gibi bir şehir daha görmedim ben. Kimseden de böyle görkemli bir yerin tasvirini duymadım.”
Nasır Xosro
İranlı alim ve seyyah Nasır Xosro, 1046 yılında Merv’den Sarahs ve Nişabur’a... Kazvin’e gider. Handan ve Şemiran’dan sonra Hoy’a varır. Devamında da sırasıyla Muradiye, Van, Vestan, Ahlat, Bitlis, Kıf Onzor kalesi, Erzen, Meyafarkin, Amed, Diyarbekir, Harran, Kızıl, Suruç, Menbiç, Halep, Sermin ve Maerretül-numan ve Kevimat, Hamat ve Urke, Trablus, Kalemun, Traberzan, Cübeyl, Beyrut, Seyda ve Sur’dan geçerek Akka’ya varır. Kudüs’ten Mekke ve
Medine’ye gider.
Yaklaşık 7 yıl süren bu yolculuk boyunca gördüklerini ve duyduklarını not eder, daha sonra da bu notları “Sefername” adıyla kitap olarak yayımlar.
“Sefername iki açıdan değerlidir, biri edebi diğeri de sosyolojik.
Edebi açıdan bakıldığında bu kitap, hicri beşinci yüzyılın en güzel düzyazı eserlerindendir. Akıcı ve örtüsüzdür. Anlamların hepsi ilk akla gelendir ve anlatılmak istenene vefalıdır. Sefername’nin her bir bölümü, Nasır Xosro’nun o bölge için çizdiği bir resim gibidir. Günümüz tabiriyle Nasır onu fotoğraflamıştır.”
Seyid Muhammed Debur Siyaqi