Dışarıdan müdahale edilmediği ve kışkırtılmadığı sürece Ermeniler ile Türkler, karşılıklı hoşgörü ve anlayış içerisinde yaşamasını bilmişlerdir. Bu bir arada yaşama süreci, 11. yüzyılda Selçukluların Anadolu’ya girmesiyle başlamıştır. Ermenilerin siyasi ve sosyal durumlarını, Selçuklular ve bağlı beyliklerin uygulamalarına yansıyan geleneksel Türk devlet anlayışı Bizans imparatorluğu, Haçlılar, Moğollar ve Memluklerin bölgedeki faaliyetleri etkilemiştir. Bu güçlerin Anadolu’ya yönelik siyasetlerinde de Ermeniler mutlaka yer almıştır. Bu bağlamda, hemen her devirde Anadolu ile ilgili politika geliştiren güçlerin ilgilenme ve temas kurma ihtiyacı duydukları Ermenilerin Selçukluların zamanındaki durumlarını ortaya koyan kapsamlı bir şekilde ortaya koyan dikkate değer bir eserdir.
Dışarıdan müdahale edilmediği ve kışkırtılmadığı sürece Ermeniler ile Türkler, karşılıklı hoşgörü ve anlayış içerisinde yaşamasını bilmişlerdir. Bu bir arada yaşama süreci, 11. yüzyılda Selçukluların Anadolu’ya girmesiyle başlamıştır. Ermenilerin siyasi ve sosyal durumlarını, Selçuklular ve bağlı beyliklerin uygulamalarına yansıyan geleneksel Türk devlet anlayışı Bizans imparatorluğu, Haçlılar, Moğollar ve Memluklerin bölgedeki faaliyetleri etkilemiştir. Bu güçlerin Anadolu’ya yönelik siyasetlerinde de Ermeniler mutlaka yer almıştır. Bu bağlamda, hemen her devirde Anadolu ile ilgili politika geliştiren güçlerin ilgilenme ve temas kurma ihtiyacı duydukları Ermenilerin Selçukluların zamanındaki durumlarını ortaya koyan kapsamlı bir şekilde ortaya koyan dikkate değer bir eserdir.