Taner Akpınar'ın göç ve göçmen işçilik olgusunu açıklarken kullandığı kavramlar ve kuramsal yaklaşımı ana akım göç literatüründen önemli ölçüde farklıdır. Göç yazınının kavram seti geniş ölçüde uluslararası kurumlar tarafından belirlenmektedir. Türkiye göç yazınının önemli bir bölü-mü bu kavram setini ve kuramsal çerçeveyi sorgulamadan kabul etmiştir. Bu kavram seti olgunun açıklanmasından ziyade çatışma ve gerilim noktalarını gizleme işlevi görmektedir. Akpınar'ın benimsediği yaklaşım ve kullandığı kavramlar ise, tam da sınıflar arasındaki çıkar farklılıkları ve çatışma noktalarını görünürleştirmesi nedeniyle son derece değerli. Alandaki eleştirel çalışmalar bile çoğu kez göçmen işçilerin çalışma koşullarını betimlemekle sınırlı kalmaktadır. Bu nedenle, devletin işverenlerin kullanımına hazır bir göçmen işçi ordusu oluşturulmasındaki rolünü, sermaye ve göçmen emeği arasındaki ilişkiyi görünür hale getiren bu çalışma Türkiye göç literatürüne önemli bir katkı olmuştur.
Taner Akpınar'ın göç ve göçmen işçilik olgusunu açıklarken kullandığı kavramlar ve kuramsal yaklaşımı ana akım göç literatüründen önemli ölçüde farklıdır. Göç yazınının kavram seti geniş ölçüde uluslararası kurumlar tarafından belirlenmektedir. Türkiye göç yazınının önemli bir bölü-mü bu kavram setini ve kuramsal çerçeveyi sorgulamadan kabul etmiştir. Bu kavram seti olgunun açıklanmasından ziyade çatışma ve gerilim noktalarını gizleme işlevi görmektedir. Akpınar'ın benimsediği yaklaşım ve kullandığı kavramlar ise, tam da sınıflar arasındaki çıkar farklılıkları ve çatışma noktalarını görünürleştirmesi nedeniyle son derece değerli. Alandaki eleştirel çalışmalar bile çoğu kez göçmen işçilerin çalışma koşullarını betimlemekle sınırlı kalmaktadır. Bu nedenle, devletin işverenlerin kullanımına hazır bir göçmen işçi ordusu oluşturulmasındaki rolünü, sermaye ve göçmen emeği arasındaki ilişkiyi görünür hale getiren bu çalışma Türkiye göç literatürüne önemli bir katkı olmuştur.