İnsan sevdiğine yaklaşır, korktuğundan kaçar. Fakat neleri sevmeli, nelerden korkmalıyız? Her sevgi övgüye layık mıdır veya her korku gerçekten de kötü müdür? Sevgi ve korkunun insan ruhundaki etkileri nelerdir?
Mesnevî’nin ilk on sekiz beytini şerh ettiği Ayrılık Hikâyesi kitabını da yayımlandığımız Hatice Özkan, Bize Yön Veren Korkularımız ve Sevgilerimiz kitabında insan-ı kâmil olma yolundaki nefis terbiyemizi duygular üzerinden inceliyor. Bu kitap, nefis terbiyesi için önce düşüncelerimizi değiştirmemiz, düşüncelerimizi değiştirebilmemiz içinse duygularımızı eğitmemiz gerektiğini yine ayet ve hadislerden yararlanarak, kimi zaman kişisel anekdotlarla kimi zamansa büyük kıssalardan örneklerle izah ediyor.
“Sevgileri ve korkuları insanı ya âdemleştirir ya da köleleştirir. Ya zelil ya da aziz eder. Ya saadete ya da hüsrana götürür. Ya cennetimiz ya da cehennemimiz olur. Bu duyguları ve nefis terbiyesini tasavvuf şemsiyesinin altında, ilmin ve bilimin ışığıyla tanımalıyız ki, özüne uygun kullanabilelim.”
İnsan sevdiğine yaklaşır, korktuğundan kaçar. Fakat neleri sevmeli, nelerden korkmalıyız? Her sevgi övgüye layık mıdır veya her korku gerçekten de kötü müdür? Sevgi ve korkunun insan ruhundaki etkileri nelerdir?
Mesnevî’nin ilk on sekiz beytini şerh ettiği Ayrılık Hikâyesi kitabını da yayımlandığımız Hatice Özkan, Bize Yön Veren Korkularımız ve Sevgilerimiz kitabında insan-ı kâmil olma yolundaki nefis terbiyemizi duygular üzerinden inceliyor. Bu kitap, nefis terbiyesi için önce düşüncelerimizi değiştirmemiz, düşüncelerimizi değiştirebilmemiz içinse duygularımızı eğitmemiz gerektiğini yine ayet ve hadislerden yararlanarak, kimi zaman kişisel anekdotlarla kimi zamansa büyük kıssalardan örneklerle izah ediyor.
“Sevgileri ve korkuları insanı ya âdemleştirir ya da köleleştirir. Ya zelil ya da aziz eder. Ya saadete ya da hüsrana götürür. Ya cennetimiz ya da cehennemimiz olur. Bu duyguları ve nefis terbiyesini tasavvuf şemsiyesinin altında, ilmin ve bilimin ışığıyla tanımalıyız ki, özüne uygun kullanabilelim.”
