Yavuz Çekirge'nin bu altıncı seyahatname kitabı, Anadolu'da yaptığı yolculukların devamı. Kitaptaki seyahat notları, yazarın yaptığı gözlemler, arşiv araştırmaları, söyleşiler ve çektiği fotoğraflarla boyutlanıyor. Gezilen görülen coğrafyanın tarihi perspektifini derinlemesine araştırıyor; giderek saklı tarihin coğrafyasını keşfetme unsurları da yaptığı yolculuklara dâhil oluyor.
Yavuz Çekirge'nin tüm seyahat yazılarında tarihi perspektif, görünen coğrafyanın geçmişini araştırma ve keşfetme merakı görülebilir. Bu kitabında da ilkçağ felsefecileri “Stoacılar”ın izini sürüyor. Kıbrıslı Zenon'un başlattığı ve insani duyguların ön plana çıktığı stoa felsefesi, doğanın kurallarını izleyerek ve akıl yürütmeyi ön plana alarak gerçek kavramlara varılabileceğini ileri sürer. Bu felsefenin ipuçlarını izleyerek on iki bin yıllık Anadolu kültür tarihini araştıran yazar, bizleri ilkçağdaki adlarıyla Kommagene, Bitinia, Lidya, İyonya, Karia, Capadocia, Lykia ve Armenie krallıkları topraklarında bir yolculuğa çıkarır. Öte yandan günümüzde giderek tahrip edilen doğal alanları, kuruyan gölleri, yok olan ormanları, kirlilikten ötürü hayat yerine ölüm saçan akarsularımızın içinde bulunduğu durumu da gözler önüne serer. Gittiği, gezdiği, gördüğü yerlerin hem geçmişini hem de günümüzde içinde bulunduğu durumu tüm yönleriyle yansıtmaya çalışan yazar, gelecekte Anadolu'da doğa tahribatının yol açtığı ve gerçekleşecek olan doğal felaketlere de dikkat çeker..
Yavuz Çekirge'nin bu altıncı seyahatname kitabı, Anadolu'da yaptığı yolculukların devamı. Kitaptaki seyahat notları, yazarın yaptığı gözlemler, arşiv araştırmaları, söyleşiler ve çektiği fotoğraflarla boyutlanıyor. Gezilen görülen coğrafyanın tarihi perspektifini derinlemesine araştırıyor; giderek saklı tarihin coğrafyasını keşfetme unsurları da yaptığı yolculuklara dâhil oluyor.
Yavuz Çekirge'nin tüm seyahat yazılarında tarihi perspektif, görünen coğrafyanın geçmişini araştırma ve keşfetme merakı görülebilir. Bu kitabında da ilkçağ felsefecileri “Stoacılar”ın izini sürüyor. Kıbrıslı Zenon'un başlattığı ve insani duyguların ön plana çıktığı stoa felsefesi, doğanın kurallarını izleyerek ve akıl yürütmeyi ön plana alarak gerçek kavramlara varılabileceğini ileri sürer. Bu felsefenin ipuçlarını izleyerek on iki bin yıllık Anadolu kültür tarihini araştıran yazar, bizleri ilkçağdaki adlarıyla Kommagene, Bitinia, Lidya, İyonya, Karia, Capadocia, Lykia ve Armenie krallıkları topraklarında bir yolculuğa çıkarır. Öte yandan günümüzde giderek tahrip edilen doğal alanları, kuruyan gölleri, yok olan ormanları, kirlilikten ötürü hayat yerine ölüm saçan akarsularımızın içinde bulunduğu durumu da gözler önüne serer. Gittiği, gezdiği, gördüğü yerlerin hem geçmişini hem de günümüzde içinde bulunduğu durumu tüm yönleriyle yansıtmaya çalışan yazar, gelecekte Anadolu'da doğa tahribatının yol açtığı ve gerçekleşecek olan doğal felaketlere de dikkat çeker..