Karşınızda, hikâyeyi dinamik cümlelerle sunan, yeri geldiğinde kelimelerle dans eden bir yazar var.
Ağır konulardan bahsettiğinde bile dingin, kavga etmeyen, ruh daraltmayan bu öyküler aynı zamanda entelektüel duyarlılık taşıyor.
Barınaktan alınan köpeğin, işkencedeki insanın, feodal baskıyla aşkı karartılmış kızın, mavi bisiklet özlemiyle yanıp tutuşan çocuğun, taktığı küpeyle aşkını sessizce ifade eden gencin, intihara yürüyen kadının, kırık bir aşkın, baba hasretinin, Medusa şahsında şekillenen antik çağ öyküsünün anlatıları zarif bir kalemle karşınıza çıkıyor.
Üç ana başlıkta toplanarak sunulan öyküler için yazarı “doğduğumuz andan itibaren aile, okul ve toplum tarafından bize yüklenen sorumlulukları yerine getirirken bastırılmış, gizli kalmış duyguların açığa çıktığı anlardı bunlar,” diyor.
Anlıyoruz ki, bu satırlar olgunluk çağında yazılmış ve yine anlıyoruz ki bize usta işi yeni öykülerin müjdesini veriyor.
Hüseyin Irmak
Karşınızda, hikâyeyi dinamik cümlelerle sunan, yeri geldiğinde kelimelerle dans eden bir yazar var.
Ağır konulardan bahsettiğinde bile dingin, kavga etmeyen, ruh daraltmayan bu öyküler aynı zamanda entelektüel duyarlılık taşıyor.
Barınaktan alınan köpeğin, işkencedeki insanın, feodal baskıyla aşkı karartılmış kızın, mavi bisiklet özlemiyle yanıp tutuşan çocuğun, taktığı küpeyle aşkını sessizce ifade eden gencin, intihara yürüyen kadının, kırık bir aşkın, baba hasretinin, Medusa şahsında şekillenen antik çağ öyküsünün anlatıları zarif bir kalemle karşınıza çıkıyor.
Üç ana başlıkta toplanarak sunulan öyküler için yazarı “doğduğumuz andan itibaren aile, okul ve toplum tarafından bize yüklenen sorumlulukları yerine getirirken bastırılmış, gizli kalmış duyguların açığa çıktığı anlardı bunlar,” diyor.
Anlıyoruz ki, bu satırlar olgunluk çağında yazılmış ve yine anlıyoruz ki bize usta işi yeni öykülerin müjdesini veriyor.
Hüseyin Irmak