Bir gün gidelim buralardan diye düşler kurmuştuk. Çaylarımızı da alıp gidelim. Gönlümüzü, kalbimizi, hislerimizi alıp gidelim, bulamasın kimseler bizi. Kadınları da almayalım yanımıza. Bilmediğimiz uzak ülkelerin kuşlarının çığlıkları olsun. Başımızı bir ağaç köküne yaslayalım, seyredelim uzaklardan yitik şehirleri. Bir yusufçuk kuşu ötsün güneş vurmuş çalılıklardan. Bir kartal uçsun kayalıklardan dönsün ve yükselsin. Geceyi bölmeyelim büsbütün, kaskatı seyredelim saatler olmadan. Ağaç köprülerden geçelim ırmakları, elimizdeki değnekler atlarımız olsun. Çınar yaprakları tepemize düşsün ince dar yollardan geçerken. Sahil bir şarkı söylesin, deniz raks etsin boylu boyunca, yerli yersiz. Ve biz âşık olalım, ikimiz birden meçhulden gelen dilbere.
Bir gün gidelim buralardan diye düşler kurmuştuk. Çaylarımızı da alıp gidelim. Gönlümüzü, kalbimizi, hislerimizi alıp gidelim, bulamasın kimseler bizi. Kadınları da almayalım yanımıza. Bilmediğimiz uzak ülkelerin kuşlarının çığlıkları olsun. Başımızı bir ağaç köküne yaslayalım, seyredelim uzaklardan yitik şehirleri. Bir yusufçuk kuşu ötsün güneş vurmuş çalılıklardan. Bir kartal uçsun kayalıklardan dönsün ve yükselsin. Geceyi bölmeyelim büsbütün, kaskatı seyredelim saatler olmadan. Ağaç köprülerden geçelim ırmakları, elimizdeki değnekler atlarımız olsun. Çınar yaprakları tepemize düşsün ince dar yollardan geçerken. Sahil bir şarkı söylesin, deniz raks etsin boylu boyunca, yerli yersiz. Ve biz âşık olalım, ikimiz birden meçhulden gelen dilbere.