“Coşkun Karabulut yazılarında; konuşma dilinin yalınlığını, somutluğunu ve saydamlığını kullanır. Elbette böyle bir seçimin uzantısı olarak bunlar bünyesinde; fazlaca deyim, atasözü ve halk söyleyişi barındırır. Aynı sebepten bu tadımlık denemelerde Karabulut’un kalemiyle değil sanki sözlü söylemiyle karşılaşırız. Yazıların sorunsalı ise daha çok sanat, edebiyat, şiir, dil kavramlarıyla edebiyat-yaşam ve merkez-taşra ilişkileridir. Dikkat! Kitapta toplanan yazıları; bir şairin içtenlikle kendini, edebiyatı ve yaşamı sorgulaması olarak okuyun lütfen.”
“Coşkun Karabulut yazılarında; konuşma dilinin yalınlığını, somutluğunu ve saydamlığını kullanır. Elbette böyle bir seçimin uzantısı olarak bunlar bünyesinde; fazlaca deyim, atasözü ve halk söyleyişi barındırır. Aynı sebepten bu tadımlık denemelerde Karabulut’un kalemiyle değil sanki sözlü söylemiyle karşılaşırız. Yazıların sorunsalı ise daha çok sanat, edebiyat, şiir, dil kavramlarıyla edebiyat-yaşam ve merkez-taşra ilişkileridir. Dikkat! Kitapta toplanan yazıları; bir şairin içtenlikle kendini, edebiyatı ve yaşamı sorgulaması olarak okuyun lütfen.”