"Siyah adamı gettoya mahkûm edip insan olarak görmeyip basit bir meta olarak değerlendirip akabinde
de getto hayatını normalleştirirseniz ortada ne haya ne de mahremiyet kalır. Siyah adam, gettonun adi ve bayağı ahlaki şartlarını içselleştirip bunun dışında hiçbir hakkı olmadığını içselleştirdiğinde insanca yaşamanın ne olduğunu bilmez. Ve bu yaşamı normal ve sıradan bilir. Öyle yaşamaya da devam eder." diyerek zulme başkaldıran Malcolm, sadece İslam Ümmetinin değil, Amerika'daki İslam anlayışının da rayına oturmasına vesile olması bakımından unutulmaz bir değere sahiptir. Zulme karşı destansı direnişi sadece Amerika'da değil bütün dünyada pek çok farklı yapıya ilham vermektedir. Müslüman olsun olmasın, bütün siyah derililer, ırkçılığa karşı ölümüne mücadele vermiş bu "Siyah Prens"e ayrı
bir saygı ve sevgi duymaktadır.
"Siyah adamı gettoya mahkûm edip insan olarak görmeyip basit bir meta olarak değerlendirip akabinde
de getto hayatını normalleştirirseniz ortada ne haya ne de mahremiyet kalır. Siyah adam, gettonun adi ve bayağı ahlaki şartlarını içselleştirip bunun dışında hiçbir hakkı olmadığını içselleştirdiğinde insanca yaşamanın ne olduğunu bilmez. Ve bu yaşamı normal ve sıradan bilir. Öyle yaşamaya da devam eder." diyerek zulme başkaldıran Malcolm, sadece İslam Ümmetinin değil, Amerika'daki İslam anlayışının da rayına oturmasına vesile olması bakımından unutulmaz bir değere sahiptir. Zulme karşı destansı direnişi sadece Amerika'da değil bütün dünyada pek çok farklı yapıya ilham vermektedir. Müslüman olsun olmasın, bütün siyah derililer, ırkçılığa karşı ölümüne mücadele vermiş bu "Siyah Prens"e ayrı
bir saygı ve sevgi duymaktadır.