6 Eylül 1987 referandumu, Türk demokrasi tarihi açısından son derece önemli bir yere sahiptir. Bu referandum ile 12 Eylül 1980 askeri darbesinin demokrasiye açtığı yaralardan biri sarılmaya çalışılmıştır. Liderler, siyasi hakların iadesi konusunda yapılan referandum esnasında, halkın desteğini sağlamak adına pek çok siyasi enstrümandan faydalanmıştır. Bunlar içerisinde en ilginci ise renklerin kullanımı olmuştur. Referandumda evet ve hayır oy pusulaları için kullanılacak mavi ve turuncu renkler, tarafların elinde bir tür sembolik savaş aletine dönüşmüştür. Hatta siyasi aktörler, referandum kampanya sürecinde duygu ve düşüncelerini ifade etmek adına günlük kıyafetlerinde bu iki renkten birini tercih etmiştir. Referandum tarihi yaklaştıkça propaganda dili de sertleşmiştir. Artık liderler tarafından “Turuncu nonoş rengi! Mavi ise Yunan rengi!” olarak tarif edilir hale gelmiştir.
6 Eylül 1987 referandumu, Türk demokrasi tarihi açısından son derece önemli bir yere sahiptir. Bu referandum ile 12 Eylül 1980 askeri darbesinin demokrasiye açtığı yaralardan biri sarılmaya çalışılmıştır. Liderler, siyasi hakların iadesi konusunda yapılan referandum esnasında, halkın desteğini sağlamak adına pek çok siyasi enstrümandan faydalanmıştır. Bunlar içerisinde en ilginci ise renklerin kullanımı olmuştur. Referandumda evet ve hayır oy pusulaları için kullanılacak mavi ve turuncu renkler, tarafların elinde bir tür sembolik savaş aletine dönüşmüştür. Hatta siyasi aktörler, referandum kampanya sürecinde duygu ve düşüncelerini ifade etmek adına günlük kıyafetlerinde bu iki renkten birini tercih etmiştir. Referandum tarihi yaklaştıkça propaganda dili de sertleşmiştir. Artık liderler tarafından “Turuncu nonoş rengi! Mavi ise Yunan rengi!” olarak tarif edilir hale gelmiştir.