Sadako, Hiroşima'ya atılan atom bombası kurbanlarından biridir. Bomba atıldığında iki yaşında olan bu küçük kız çocuğu o gün ölümden kurtulur ve on iki yaşına kadar sağlıklı bir yaşam sürer... Ancak radyasyona maruz kalmıştır; 1955 yılında aniden hastalanır ve yatağa düşer. Hastanede ölümle pençeleşirken acı sonunu kendisi de biliyordur. Ama bir Japon efsanesine göre, kâğıttan 1000 tane turna kuşu yapan kişinin dilekleri gerçekleşecektir; arkadaşlarından biri bu efsaneyi anlatır kendisine... Son bir umutla işe koyulur Sadako...
Günlerce kâğıtları katlayarak turna kuşları yapar... Ne yazık ki 25 Ekim 1955 günü yaşama gözlerini kapattığında yapabildiği kuş sayısı 644'tür. Eksik kalan turnaları Sadakonun arkadaşları tamamlayıp onunla birlikte gömerler... Ve o günden sonra da turna kuşu barışın ve nükleer silahsızlanmanın simgesi olur. Yazar bu alanda alışıla gelmemiş bir anlatım tarzıyla yaklaşık yarım asır devam eden bir mücadeleyi deri toplu ve yeniden kurgulanmış biçimde okuyucuların kullanımına sunuyoruz.
Sadako, Hiroşima'ya atılan atom bombası kurbanlarından biridir. Bomba atıldığında iki yaşında olan bu küçük kız çocuğu o gün ölümden kurtulur ve on iki yaşına kadar sağlıklı bir yaşam sürer... Ancak radyasyona maruz kalmıştır; 1955 yılında aniden hastalanır ve yatağa düşer. Hastanede ölümle pençeleşirken acı sonunu kendisi de biliyordur. Ama bir Japon efsanesine göre, kâğıttan 1000 tane turna kuşu yapan kişinin dilekleri gerçekleşecektir; arkadaşlarından biri bu efsaneyi anlatır kendisine... Son bir umutla işe koyulur Sadako...
Günlerce kâğıtları katlayarak turna kuşları yapar... Ne yazık ki 25 Ekim 1955 günü yaşama gözlerini kapattığında yapabildiği kuş sayısı 644'tür. Eksik kalan turnaları Sadakonun arkadaşları tamamlayıp onunla birlikte gömerler... Ve o günden sonra da turna kuşu barışın ve nükleer silahsızlanmanın simgesi olur. Yazar bu alanda alışıla gelmemiş bir anlatım tarzıyla yaklaşık yarım asır devam eden bir mücadeleyi deri toplu ve yeniden kurgulanmış biçimde okuyucuların kullanımına sunuyoruz.