Son Durak Sur

Stok Kodu:
9786059624237
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
144
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%30 indirimli
120,00TL
84,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 10,27TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786059624237
1174067
Son Durak Sur
Son Durak Sur
84.00

Uzak bir Almanya kasabasından ‘anayurt'u Türkiye'ye bakmak... Hayatı, hayatını, çocuklarını iğne oyası gibi işlerken evrende ve ülkesinde olan bitenlere hiiiç gözünü kapamadan yakın durmak... Ve hele ki kadınca bakmak, kadınca direnmek... İyi edebiyat neredeyse bulup okudu Derya Ertaş, iyi sanat neredeyse yakın durdu, iyi şiiri, iyi sahneyi ıskalamadı... Avrupa'nın göbeğinde Türkiye'nin merkezini izledi. Oturdu bir trenin kompartımanına, bütün Anadolu'yu dolaşıp uzak, sessiz ve yalnız tabii ki kırgın bir kente uzandı, son durağa kadar geliverdi hayalinde!.. Hayalini romanlaştırdı; adı “Son Durak Sur” oldu.

- Nebil Özgentürk

“Doğduğu yer arkasından gelirse insanın, yazgısı önünden gider...” “Dışarıda tren az önce hareket etmiş, ortalık yine yavaşlamıştı. Mehmet hâlâ soğuk bankın üstünde, gözlerini elektrik direğindeki ahenge dikmiş, oturuyordu. İnsanın acımasızca tükettiği, özellikle geldiği yerde kıymeti olmayan yaşamayı anlamaya çalışıyordu. Akan nehirler gibi geçip giden ömürleri, içilen bir sigara gibi eksilip, azar azar, hızla tükenen hayatları...”

Derya Ertaş yeni kitabı, Son Durak Sur'da okurlarını unutulması güç bir hayat yolculuğuna çıkarıyor. Askerden yeni terhis olan ve eve dönmek, yeni bir hayata başlamak için sabırsızlanan Mehmet'in kişisel hikâyesi hem onu anlamamızı, hem de yüzlerce, binlerce Mehmet'in sıkışmışlıklarını, sınırlarını, ikilemlerini, hayata tutunma çabalarını hissetmemizi sağlıyor. Mehmet'in yolculuğuna eşlik eden insanların hikâyeleriyse okurun pek çok farklı hayata tanıklık etmesine olanak tanıyor. Ertaş, kısacık bir kitapta, onlarca derinlikli derdin, çözülemeyen meselenin altını usul usul çiziyor ve kitabı yeniden okuma isteği uyandırmayı başarıyor.

Uzak bir Almanya kasabasından ‘anayurt'u Türkiye'ye bakmak... Hayatı, hayatını, çocuklarını iğne oyası gibi işlerken evrende ve ülkesinde olan bitenlere hiiiç gözünü kapamadan yakın durmak... Ve hele ki kadınca bakmak, kadınca direnmek... İyi edebiyat neredeyse bulup okudu Derya Ertaş, iyi sanat neredeyse yakın durdu, iyi şiiri, iyi sahneyi ıskalamadı... Avrupa'nın göbeğinde Türkiye'nin merkezini izledi. Oturdu bir trenin kompartımanına, bütün Anadolu'yu dolaşıp uzak, sessiz ve yalnız tabii ki kırgın bir kente uzandı, son durağa kadar geliverdi hayalinde!.. Hayalini romanlaştırdı; adı “Son Durak Sur” oldu.

- Nebil Özgentürk

“Doğduğu yer arkasından gelirse insanın, yazgısı önünden gider...” “Dışarıda tren az önce hareket etmiş, ortalık yine yavaşlamıştı. Mehmet hâlâ soğuk bankın üstünde, gözlerini elektrik direğindeki ahenge dikmiş, oturuyordu. İnsanın acımasızca tükettiği, özellikle geldiği yerde kıymeti olmayan yaşamayı anlamaya çalışıyordu. Akan nehirler gibi geçip giden ömürleri, içilen bir sigara gibi eksilip, azar azar, hızla tükenen hayatları...”

Derya Ertaş yeni kitabı, Son Durak Sur'da okurlarını unutulması güç bir hayat yolculuğuna çıkarıyor. Askerden yeni terhis olan ve eve dönmek, yeni bir hayata başlamak için sabırsızlanan Mehmet'in kişisel hikâyesi hem onu anlamamızı, hem de yüzlerce, binlerce Mehmet'in sıkışmışlıklarını, sınırlarını, ikilemlerini, hayata tutunma çabalarını hissetmemizi sağlıyor. Mehmet'in yolculuğuna eşlik eden insanların hikâyeleriyse okurun pek çok farklı hayata tanıklık etmesine olanak tanıyor. Ertaş, kısacık bir kitapta, onlarca derinlikli derdin, çözülemeyen meselenin altını usul usul çiziyor ve kitabı yeniden okuma isteği uyandırmayı başarıyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat