“Bu kitap mürekkeple değil kanla yazılmıştır.Yazarın kendi kanıyla.”
Zülfü Livaneli
Bütün Koço'nun okul bahçesine sığdığını görene dek köyümün ne kadar küçük olduğunu fark etmemiştim. Kuru otların üstünde büzülüp durduk. Kimisi neler olduğunu merak ederek fısıldaşıyordu. Diğerleri sessizdi; şoke olmuşlardı. Kimse daha ne olduğunu idrak edebilmiş değildi. O andan itibaren aklımdan geçen her düşünce ve attığım her adım Tanrı'ya bir yakarıştı. Militanlar silahlarını bize doğrultmuşlardı. “Kadınlarla çocuklar ikinci kata,” diye bağırdılar. “Erkekler burada kalsın.”
Nadia Murad, Kuzey Irak'ta küçük bir kasaba olan Koço'da doğup büyümüştü. Çobanlık ve çiftçilikle yaşamını sürdüren sıradan bir Ezidi ailesine mensuptu. Okula gidiyor, tarlada çalışıyor, tarih öğretmeni olmak ya da bir kuaför salonu açmak gibi hayaller kuruyordu.
Nadia henüz yirmi bir yaşındayken, 15 Ağustos 2014 günü bu kendi halindeki yaşamı bir anda sona erdi. IŞİD militanları köyünde yaşayan halkı katletti: Erkekleri ve seks kölesi olamayacak kadar yaşlı olan kadınları öldürdü. Nadia'nın annesi ve altı ağabeyi de öldürülenler arasındaydı ve bedenleri toplu mezarlara atıldı. Nadia, Musul'a götürülerek binlerce Ezidi kızı ile birlikte IŞİD'in köle pazarlarında satıldı.
Birçok militan tarafından tutsak edildi, defalarca tecavüze uğradı ve dövüldü. Nihayet Musul sokaklarında kıl payı kaçmayı başardı ve en büyük oğullarının Nadia'yı kurtarmak uğruna hayatını tehlikeye atacağı Sünni Arap bir ailenin yanına sığındı.
Nadia'nın hikâyesi tüm dünyanın dikkatini süregelen soykırıma çekti. Bir hikayeden çok daha fazlası; insanın hayatta kalma dirayetinin bir kanıtı, kayıp bir ülkeye ve savaşla paramparça edilen bir halka serenat, tüm dünya için bir harekete geçme çağrısı ve soykırım mağdurları için umut ışığı oldu.Son Kızdünyada başka hiçbir kız aynı acıları yaşamasın diye yazıldı.
“Yürek burkan bir hikâye...Son Kızokurları kışkırtıcı ve kaçınılmaz sorularla baş başa bırakıyor.”
—The New York Times Book Review
“Büyüleyici.”
—Vulture
“Nadia Murad'ın anlattıkları dehşet verici ve mutlaka okunmalı... IŞİD gerçeğini anlamak isteyen herkesSon Kız'ı okumalı.”
—The Economist
“Murad'ın kitabı çok çarpıcı ve tam bir ilham kaynağı.”
—People
“Acilen harekete geçilmesi gerektiğini gözler önüne seren, yıkıcı fakat yine de son derece ilham verici bir hikaye.”
—Kirkus
“Etkileyici... Parçalanmış bir halka yürek burkan bir mersiye.”
—Booklist
“Zekice ve derin... IŞİD'in zulmünün apaçık bir anlatımı.”
—Publishers Weekly
“Bu kitap mürekkeple değil kanla yazılmıştır.Yazarın kendi kanıyla.”
Zülfü Livaneli
Bütün Koço'nun okul bahçesine sığdığını görene dek köyümün ne kadar küçük olduğunu fark etmemiştim. Kuru otların üstünde büzülüp durduk. Kimisi neler olduğunu merak ederek fısıldaşıyordu. Diğerleri sessizdi; şoke olmuşlardı. Kimse daha ne olduğunu idrak edebilmiş değildi. O andan itibaren aklımdan geçen her düşünce ve attığım her adım Tanrı'ya bir yakarıştı. Militanlar silahlarını bize doğrultmuşlardı. “Kadınlarla çocuklar ikinci kata,” diye bağırdılar. “Erkekler burada kalsın.”
Nadia Murad, Kuzey Irak'ta küçük bir kasaba olan Koço'da doğup büyümüştü. Çobanlık ve çiftçilikle yaşamını sürdüren sıradan bir Ezidi ailesine mensuptu. Okula gidiyor, tarlada çalışıyor, tarih öğretmeni olmak ya da bir kuaför salonu açmak gibi hayaller kuruyordu.
Nadia henüz yirmi bir yaşındayken, 15 Ağustos 2014 günü bu kendi halindeki yaşamı bir anda sona erdi. IŞİD militanları köyünde yaşayan halkı katletti: Erkekleri ve seks kölesi olamayacak kadar yaşlı olan kadınları öldürdü. Nadia'nın annesi ve altı ağabeyi de öldürülenler arasındaydı ve bedenleri toplu mezarlara atıldı. Nadia, Musul'a götürülerek binlerce Ezidi kızı ile birlikte IŞİD'in köle pazarlarında satıldı.
Birçok militan tarafından tutsak edildi, defalarca tecavüze uğradı ve dövüldü. Nihayet Musul sokaklarında kıl payı kaçmayı başardı ve en büyük oğullarının Nadia'yı kurtarmak uğruna hayatını tehlikeye atacağı Sünni Arap bir ailenin yanına sığındı.
Nadia'nın hikâyesi tüm dünyanın dikkatini süregelen soykırıma çekti. Bir hikayeden çok daha fazlası; insanın hayatta kalma dirayetinin bir kanıtı, kayıp bir ülkeye ve savaşla paramparça edilen bir halka serenat, tüm dünya için bir harekete geçme çağrısı ve soykırım mağdurları için umut ışığı oldu.Son Kızdünyada başka hiçbir kız aynı acıları yaşamasın diye yazıldı.
“Yürek burkan bir hikâye...Son Kızokurları kışkırtıcı ve kaçınılmaz sorularla baş başa bırakıyor.”
—The New York Times Book Review
“Büyüleyici.”
—Vulture
“Nadia Murad'ın anlattıkları dehşet verici ve mutlaka okunmalı... IŞİD gerçeğini anlamak isteyen herkesSon Kız'ı okumalı.”
—The Economist
“Murad'ın kitabı çok çarpıcı ve tam bir ilham kaynağı.”
—People
“Acilen harekete geçilmesi gerektiğini gözler önüne seren, yıkıcı fakat yine de son derece ilham verici bir hikaye.”
—Kirkus
“Etkileyici... Parçalanmış bir halka yürek burkan bir mersiye.”
—Booklist
“Zekice ve derin... IŞİD'in zulmünün apaçık bir anlatımı.”
—Publishers Weekly