İçerisinde yaşadığımız dünya son yüzyıl içerisinde büyük değişim ve dönüşümlere sahne olmuştur. Küresel ısınma ve bunun sonucunda yaşanan iklim değişimleri, savaşlar, yaygın ve salgın hastalıklar (domuz gribi, kuş gribi, Covıd-19 vs.), yangınlar vs. bunlardan bazı- larını oluşturmaktadır. Kısacası doğa insanoğlu tarafından bilinçsiz ve doyumsuz bir tü- ketim alanına dönüşmüştür. Oysaki insanoğlunun gelecekteki varlığı ekolojinin dengede olmasıyla mümkün olabilir. İnsan ve doğa karşılıklı bir barış ve anlayış çerçevesinde ha- reket ettiği sürece dünya yaşanabilir bir alan haline dönüşebilir. Aksi taktirde doğanın ger- çekleri göz ardı edilirse doğa da kendisine karşı gerçekleştirilen her olumsuz faaliyeti, yeryüzünde yaşayan tüm canlılara bir felaket şeklinde iade edecektir. Dolayısıyla insa- noğlu mümkün olduğunca oluşabilecek afetleri minimize etmek için doğayla iyi geçinme- nin yollarını keşfedebilmelidir.
İçerisinde yaşadığımız dünya son yüzyıl içerisinde büyük değişim ve dönüşümlere sahne olmuştur. Küresel ısınma ve bunun sonucunda yaşanan iklim değişimleri, savaşlar, yaygın ve salgın hastalıklar (domuz gribi, kuş gribi, Covıd-19 vs.), yangınlar vs. bunlardan bazı- larını oluşturmaktadır. Kısacası doğa insanoğlu tarafından bilinçsiz ve doyumsuz bir tü- ketim alanına dönüşmüştür. Oysaki insanoğlunun gelecekteki varlığı ekolojinin dengede olmasıyla mümkün olabilir. İnsan ve doğa karşılıklı bir barış ve anlayış çerçevesinde ha- reket ettiği sürece dünya yaşanabilir bir alan haline dönüşebilir. Aksi taktirde doğanın ger- çekleri göz ardı edilirse doğa da kendisine karşı gerçekleştirilen her olumsuz faaliyeti, yeryüzünde yaşayan tüm canlılara bir felaket şeklinde iade edecektir. Dolayısıyla insa- noğlu mümkün olduğunca oluşabilecek afetleri minimize etmek için doğayla iyi geçinme- nin yollarını keşfedebilmelidir.