Sosyolojik Yöntemin Yeni Kuralları Yorumcu Sosyolojilerin Pozitif Bir Eleştirisi
Sosyoloji "önceden-verili" bir nesneler evreniyle değil, aksine öznelerin aktif eylemleriyle inşa edilen veya üretilen bir evrenle ilgilidir. İnsanlar doğayı toplumsal olarak dönüştürüp insanileştirirken kendilerini de dönüştürmelerine rağmen, kuşkusuz zaten varoluşlarından bağımsız bir nesne dünyası olarak şekillenmiş olan doğa dünyasını üretmezler. İnsanların dünyayı dönüştürürken tarihi yaratmalarının ve böylece tarih içinde yaşamalarının nedeni, toplumun üretimi ve yeniden üretiminin daha alt düzey hayvan topluluklarından farklı olarak "biyolojik olarak programlanmış" olmamasıdır. (Ürettikleri teoriler teknolojik uygulamalarla doğa üzerinde etkili olabilmesine rağmen, insanlar doğa dünyasının özelliklerini toplumsal dünyanın özelliklerinde olduğu gibi şekillendiremezler.) Bu yüzden, toplumun üretimi ve yeniden üretiminin, salt bir dizi mekanik süreç olarak değil, üyelerinin becerikli bir icrası olarak alınması gerekir. Fakat bunu vurgulamak, kesinlikle, bireylerin bu becerilerin neler olduklarının veya sadece onları nasıl kullanabileceklerinin tamamen farkında olduklarını veyahut aksine, toplumsal hayat tarzlarının en uygun biçimde eylemin niyetlenilmiş sonuçları olarak görülebileceğini söylemek değildir.
Sosyoloji "önceden-verili" bir nesneler evreniyle değil, aksine öznelerin aktif eylemleriyle inşa edilen veya üretilen bir evrenle ilgilidir. İnsanlar doğayı toplumsal olarak dönüştürüp insanileştirirken kendilerini de dönüştürmelerine rağmen, kuşkusuz zaten varoluşlarından bağımsız bir nesne dünyası olarak şekillenmiş olan doğa dünyasını üretmezler. İnsanların dünyayı dönüştürürken tarihi yaratmalarının ve böylece tarih içinde yaşamalarının nedeni, toplumun üretimi ve yeniden üretiminin daha alt düzey hayvan topluluklarından farklı olarak "biyolojik olarak programlanmış" olmamasıdır. (Ürettikleri teoriler teknolojik uygulamalarla doğa üzerinde etkili olabilmesine rağmen, insanlar doğa dünyasının özelliklerini toplumsal dünyanın özelliklerinde olduğu gibi şekillendiremezler.) Bu yüzden, toplumun üretimi ve yeniden üretiminin, salt bir dizi mekanik süreç olarak değil, üyelerinin becerikli bir icrası olarak alınması gerekir. Fakat bunu vurgulamak, kesinlikle, bireylerin bu becerilerin neler olduklarının veya sadece onları nasıl kullanabileceklerinin tamamen farkında olduklarını veyahut aksine, toplumsal hayat tarzlarının en uygun biçimde eylemin niyetlenilmiş sonuçları olarak görülebileceğini söylemek değildir.