İhtiyar Miralay, gazinoda otururken hatıraları canlanır ve askeri okuldayken kendisini çok etkileyen bir olayı anlatmaya başlar. Bu kısacık hikâyenin beklenmedik sonuna hayret edecek, çocukların bazen ne kadar da acımasız olabileceklerine inanamayacaksınız. “İşte, elli sene oldu. Hayat, arada bana pek çok şeyler gösterdi. Fakat ben bu olanı biteni daha dün görmüş gibi hatırlıyorum. Ben de o sırada bahçede iki arkadaşımla dolaşıyordum. Birdenbire kemerin altından gelen bir haykırış işittik. Bilmem ki nasıl anlatayım, nasıl bir kaplan yahut başka bir vahşi hayvan kafesinden kurtulur da insanların üzerine atılır ve bu sırada bir ses çıkarır. İşte böyle bir haykırış.”
İhtiyar Miralay, gazinoda otururken hatıraları canlanır ve askeri okuldayken kendisini çok etkileyen bir olayı anlatmaya başlar. Bu kısacık hikâyenin beklenmedik sonuna hayret edecek, çocukların bazen ne kadar da acımasız olabileceklerine inanamayacaksınız. “İşte, elli sene oldu. Hayat, arada bana pek çok şeyler gösterdi. Fakat ben bu olanı biteni daha dün görmüş gibi hatırlıyorum. Ben de o sırada bahçede iki arkadaşımla dolaşıyordum. Birdenbire kemerin altından gelen bir haykırış işittik. Bilmem ki nasıl anlatayım, nasıl bir kaplan yahut başka bir vahşi hayvan kafesinden kurtulur da insanların üzerine atılır ve bu sırada bir ses çıkarır. İşte böyle bir haykırış.”