"Çözülüşün ekonomik nedenlere dayandığı iddialarını artık tamamen bir kenara atmak gerekiyor. Sovyetler'de karşıdevrim, ideolojik mücadelede geriye çekilme ve siyasetsizlik sayesinde boy atmış ve sonuca ulaşmıştır. Ekonomideki tıkanmanın da kaynağında bu vardır.
Stalin'in sorumluluğu ise daha çok tartışılacaktır.
Kendi payıma, her şeye rağmen, bu büyük ihtilalciyi Sovyet toplumunu 1920'lerden 53'e kadar bütün önemli dönemeçlerden başarıyla çıkaran bir partinin lideri olarak görüyorum. 1953'te öldüğünde, Sovyetler Birliği 36 yıllık muzaffer mirası arkasına alan, uluslararası devrimci hareketin en önemli kazanımı olarak yeni görevlere açılmayı bekleyen büyük bir ülkeydi. Ve Stalin'li Sovyetler Birliği, kaderi yıkılmak olan bir ülke değildi!
Bu nedenle Yosif Visaryanoviç, hâlâ "son kadehlerin şerefine kalktığı bir lider" olmayı beceriyor..."
"Çözülüşün ekonomik nedenlere dayandığı iddialarını artık tamamen bir kenara atmak gerekiyor. Sovyetler'de karşıdevrim, ideolojik mücadelede geriye çekilme ve siyasetsizlik sayesinde boy atmış ve sonuca ulaşmıştır. Ekonomideki tıkanmanın da kaynağında bu vardır.
Stalin'in sorumluluğu ise daha çok tartışılacaktır.
Kendi payıma, her şeye rağmen, bu büyük ihtilalciyi Sovyet toplumunu 1920'lerden 53'e kadar bütün önemli dönemeçlerden başarıyla çıkaran bir partinin lideri olarak görüyorum. 1953'te öldüğünde, Sovyetler Birliği 36 yıllık muzaffer mirası arkasına alan, uluslararası devrimci hareketin en önemli kazanımı olarak yeni görevlere açılmayı bekleyen büyük bir ülkeydi. Ve Stalin'li Sovyetler Birliği, kaderi yıkılmak olan bir ülke değildi!
Bu nedenle Yosif Visaryanoviç, hâlâ "son kadehlerin şerefine kalktığı bir lider" olmayı beceriyor..."