“Sûfiler işte böyle insanlardır. Yapıp ettikleri de işte bu türdendir.
Tasavvufu inkara kalkışan, bunu, ya bilgisinin azlığından, ya da hakikatlere aklı eremediğinden eder. Çünkü seçkin insanlar azdır. O seçkinleri bilenler de azdır. Onları ancak onların sınıfından olanlar bilir. Yüce Allah'ın buyurduğu gibi: “Onlar, onun gösterdiği doğru yola eremediklerinden, ‘Bu eski bir yalandır!' derler.” Ahkaf, 46/11
Sufilerin yolunda olduğunu söyleyen kimsenin organları kulluk, hizmet ve taatte bulunmuyorsa; kalbi zikirden, iradeden, ilahi lütufları derleme gayret ve himmetinden uzaksa; niyeti halis değilse; sufiliğin hakkını vermiyor ve hakikatlerini bilmiyorsa, o kimsenin iddiası boş bir iddiadır. Onun gayesi, insanları kandırarak sufiliği bir geçim vasıtası yapmak ve böylece halkın sırtından geçinmek ve insanların kıymetli zamanlarını heba etmektir.”
“Sûfiler işte böyle insanlardır. Yapıp ettikleri de işte bu türdendir.
Tasavvufu inkara kalkışan, bunu, ya bilgisinin azlığından, ya da hakikatlere aklı eremediğinden eder. Çünkü seçkin insanlar azdır. O seçkinleri bilenler de azdır. Onları ancak onların sınıfından olanlar bilir. Yüce Allah'ın buyurduğu gibi: “Onlar, onun gösterdiği doğru yola eremediklerinden, ‘Bu eski bir yalandır!' derler.” Ahkaf, 46/11
Sufilerin yolunda olduğunu söyleyen kimsenin organları kulluk, hizmet ve taatte bulunmuyorsa; kalbi zikirden, iradeden, ilahi lütufları derleme gayret ve himmetinden uzaksa; niyeti halis değilse; sufiliğin hakkını vermiyor ve hakikatlerini bilmiyorsa, o kimsenin iddiası boş bir iddiadır. Onun gayesi, insanları kandırarak sufiliği bir geçim vasıtası yapmak ve böylece halkın sırtından geçinmek ve insanların kıymetli zamanlarını heba etmektir.”