Bu eserde bir araya getirilen yazılar, Tâhirü’l-Mevlevî’nin 1920-1923 yılları arasında “Büyüklerimizden” serlevhası ile Mahfil dergisinde ve 1949-1951 yılları arasında ise “İslâm Büyükleri” serlevhası ile İslâm Yolu Mecmuası’nda neşredilmiş sahabe-i kiram hazretlerinden bir kısmının hayatından örnekler içermektedir. Müellifin böyle bir yazı dizisini kaleme almasının sebeplerini ondan dinleyelim:
“Semavî dinlerin en büyüğü Müslümanlık olduğu gibi Müslüman efradının en büyükleri de ashab-ı kiramdır. Çünkü onlar, insanlığın muazzam ve ilâhî mürebbisi bulunan Hazreti Peygamber’in feyz-i sohbeti ve edeb ü terbiyesi mektebinde yetişmişlerdir.
Yağmurun tenmiyesi (neşv ü nema) vermesi ve güneşin terbiyesi bir. Fakat yetiştirdikleri arasında kabiliyet farkı olduğu gibi Resulullah’ın talim buyurduğu hakiki büyüklük de ashaptaki muhtelif kabiliyet dolayısıyla yüce ve üstün dereceler bakımından farklılıklar göstermiştir. Bu yüzden bazıları büyük, bazıları en büyüktür. Bazıları ise büyüklüğün de fevkindedir.
O ulviyetleri örnek tutmamız ve elden geldiği kadar onlara benzemeye çalışmamız için hal tercümelerini öğrenmemiz elzemdir. Kendilerini tanıyabilmekteki fayda dolayısıyla o mukaddes zatların hayatlarına dair bazı malûmat vermeyi ve içlerinden fazla şöhret almamış olanları evvel emirde tanıtmayı düşündüm. Düşüncemin tatbiki için şu satırları karaladım.”
Bu eserde bir araya getirilen yazılar, Tâhirü’l-Mevlevî’nin 1920-1923 yılları arasında “Büyüklerimizden” serlevhası ile Mahfil dergisinde ve 1949-1951 yılları arasında ise “İslâm Büyükleri” serlevhası ile İslâm Yolu Mecmuası’nda neşredilmiş sahabe-i kiram hazretlerinden bir kısmının hayatından örnekler içermektedir. Müellifin böyle bir yazı dizisini kaleme almasının sebeplerini ondan dinleyelim:
“Semavî dinlerin en büyüğü Müslümanlık olduğu gibi Müslüman efradının en büyükleri de ashab-ı kiramdır. Çünkü onlar, insanlığın muazzam ve ilâhî mürebbisi bulunan Hazreti Peygamber’in feyz-i sohbeti ve edeb ü terbiyesi mektebinde yetişmişlerdir.
Yağmurun tenmiyesi (neşv ü nema) vermesi ve güneşin terbiyesi bir. Fakat yetiştirdikleri arasında kabiliyet farkı olduğu gibi Resulullah’ın talim buyurduğu hakiki büyüklük de ashaptaki muhtelif kabiliyet dolayısıyla yüce ve üstün dereceler bakımından farklılıklar göstermiştir. Bu yüzden bazıları büyük, bazıları en büyüktür. Bazıları ise büyüklüğün de fevkindedir.
O ulviyetleri örnek tutmamız ve elden geldiği kadar onlara benzemeye çalışmamız için hal tercümelerini öğrenmemiz elzemdir. Kendilerini tanıyabilmekteki fayda dolayısıyla o mukaddes zatların hayatlarına dair bazı malûmat vermeyi ve içlerinden fazla şöhret almamış olanları evvel emirde tanıtmayı düşündüm. Düşüncemin tatbiki için şu satırları karaladım.”