Tam Ağlayacaktım Arkadaşlar Dokundu

Stok Kodu:
9786057357632
Boyut:
13x19.5
Sayfa Sayısı:
132
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-06
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%25 indirimli
140,00TL
105,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 12,83TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786057357632
1247285
Tam Ağlayacaktım Arkadaşlar Dokundu
Tam Ağlayacaktım Arkadaşlar Dokundu
105.00

Hanım Ana, açık mavi parlak gözlerinde yaşlar birikip, sol şakağındaki, kısa, kalın, ışık oklarını etrafa saçan güneş desenli sütlü barut dövmesinin koyu, derin, uzak, mat, yeşilinin üzerinde ince bir keder çizgisi usulca belirerek yeni uyanmış, endişeli yüzüne doğru sızdığında, dizlerinin üzerine çöküp avuçlarını göğe kaldırdı, yutkundu, genzine akan yaşları yuttu, ahları yuttu, sözleri yuttu, öfkeleri, bedduaları yuttu, “Allahım” dedi, fısıldayarak, “Allahım, oğlumu çok dövmesinler.”

Deniz Faruk Zeren, kalabalıkların içinde kaybolmuş insanları sesliyor öykülerinde, resimliyor. Her biri kendi serüveninin içinde saklı, zuladaki dünyalarına götürüyor bizi. Toprak damlı evler, kara taşlarla örülmüş duvarlar, iç içe kurulmuş, dar, sıkıntılı, girintili çıkıntılı sokaklar, evlerin üzerinden tembel tembel yükselen sarı beyaz soba dumanları… sonra mahpus damları, dağlar, kentler, sokaklar, okullar… yaşadık-ları yer neresi olursa olsun, renklerini örtmek zorunda kalmış insanlar.

Hanım Ana, açık mavi parlak gözlerinde yaşlar birikip, sol şakağındaki, kısa, kalın, ışık oklarını etrafa saçan güneş desenli sütlü barut dövmesinin koyu, derin, uzak, mat, yeşilinin üzerinde ince bir keder çizgisi usulca belirerek yeni uyanmış, endişeli yüzüne doğru sızdığında, dizlerinin üzerine çöküp avuçlarını göğe kaldırdı, yutkundu, genzine akan yaşları yuttu, ahları yuttu, sözleri yuttu, öfkeleri, bedduaları yuttu, “Allahım” dedi, fısıldayarak, “Allahım, oğlumu çok dövmesinler.”

Deniz Faruk Zeren, kalabalıkların içinde kaybolmuş insanları sesliyor öykülerinde, resimliyor. Her biri kendi serüveninin içinde saklı, zuladaki dünyalarına götürüyor bizi. Toprak damlı evler, kara taşlarla örülmüş duvarlar, iç içe kurulmuş, dar, sıkıntılı, girintili çıkıntılı sokaklar, evlerin üzerinden tembel tembel yükselen sarı beyaz soba dumanları… sonra mahpus damları, dağlar, kentler, sokaklar, okullar… yaşadık-ları yer neresi olursa olsun, renklerini örtmek zorunda kalmış insanlar.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat