Felsefi Teizm ve Teleolojik Delil Bağlamında Bir Çözümleme
Bilginin objesi olarak Tanrı’yı veya en temel inanç önermesi olan Tanrı’nın varlığını kabul etmek veya ona inanmak ile alakalı nasıl bir tavır sergilemek gerektiği düşünce tarihinin önemli meselelerinden biri olmuştur. Her şeyi bilen, her şeye gücü yeten ve salt iyilik sahibi Tanrı düşüncesi, vahyin çizdiği portrede ortaya çıkmaktadır. Ancak insanların yaşadıkları düşünce buhranları, kutsal metinlerdeki bazı ifadelerin insanlara araştırmayı telkin etmesi, insanın taklitten kurtulup neye inandığını anlama gayreti, inancını ötekine karşı muhafaza etme isteği gibi bazı nedenlerden dolayı, pek çok insan, Tanrı ve O’nun varlığıyla alakalı bir düşünce eylemi içerisine girmiştir. Bu çalışma teleolojik delilin modern ve klasik formlarını göz önünde bulundurarak Tanrı’nın varlığına dair inancın gerekçelendirilmesine yönelik bir sorgulama yapmayı amaçlamaktadır. Böyle bir analiz ve tetkik din felsefesi yaparken bilimsel açıklamaların farkında olarak “Tanrı vardır” önermesinin doğrulanmasına yönelik bir çabanın makul ve kabul edilebilir olduğunu gösterebilir.
Felsefi Teizm ve Teleolojik Delil Bağlamında Bir Çözümleme
Bilginin objesi olarak Tanrı’yı veya en temel inanç önermesi olan Tanrı’nın varlığını kabul etmek veya ona inanmak ile alakalı nasıl bir tavır sergilemek gerektiği düşünce tarihinin önemli meselelerinden biri olmuştur. Her şeyi bilen, her şeye gücü yeten ve salt iyilik sahibi Tanrı düşüncesi, vahyin çizdiği portrede ortaya çıkmaktadır. Ancak insanların yaşadıkları düşünce buhranları, kutsal metinlerdeki bazı ifadelerin insanlara araştırmayı telkin etmesi, insanın taklitten kurtulup neye inandığını anlama gayreti, inancını ötekine karşı muhafaza etme isteği gibi bazı nedenlerden dolayı, pek çok insan, Tanrı ve O’nun varlığıyla alakalı bir düşünce eylemi içerisine girmiştir. Bu çalışma teleolojik delilin modern ve klasik formlarını göz önünde bulundurarak Tanrı’nın varlığına dair inancın gerekçelendirilmesine yönelik bir sorgulama yapmayı amaçlamaktadır. Böyle bir analiz ve tetkik din felsefesi yaparken bilimsel açıklamaların farkında olarak “Tanrı vardır” önermesinin doğrulanmasına yönelik bir çabanın makul ve kabul edilebilir olduğunu gösterebilir.