Zamanımızın en büyük okültist ve teosofistlerinden biri olan Geoffrey Hodson, bu sıra dışı kitabında, doğanın insana paralel bir krallığına, yani Doğu'da Deva'ların ya da “Parlak Olanların” krallığı olarak bilinen meleklerin krallığına dair büyüleyici bir anlatım sunmaktadır.
Her dinin kendi melekleri ve baş melekleri vardır. Dünyanın her ülkesinde ve her çağda efsaneler, mitler ve folklor, melekler- den ve doğa ruhlarından, dağların, bulutların ve nehirlerin ruhlarından ve insanlara şaka yapmaktan zevk alan yaramaz perilerden, cinlerden bahsetmektedir. Buna rağmen onlar hakkında ya da işlevleri ve faaliyetleri hakkında çok az spesifik bilgi mevcuttur.
Tanrıların Krallığı, H. P. Blavatsky'nin Gizli Doktrini gibi kitaplarda açıklanan bilgilere ve Annie Besant, Charles W. Leadbeater ve yazarın kendisi gibi okültistler ve teosofistler tarafından yapılan durugörü araştırmalarına dayanmaktadır. Bu görünmez varlıkların mevcudiyetlerinin ispatı konusunda yazar, mistik deneyimlerine ait sonuçların kişisel araştırma yoluyla test edilmesinin mümkün olduğunu belirtmekte ve şöyle demektedir: “Bu testi uygulamaya çalıştım ve bu kitap kısmen kendi bulgularımın bir kaydıdır.”
Suyun, ateşin, dağların ve denizlerin, ağaçların ve bitkilerin, müziğin, tek tek ulusların çeşitli Deva’larının görsel tasvirleri ve durugörü ile fark edilen formlarının renkli illüstrasyonları, insanı farkında olmadan meleklerin varlığına dair harika bir deneyimine götürmektedir. Doğanın görünmeyen ve büyülü tarafını araştırmak, melek krallığını daha iyi anlamamıza olanak verecek bu kıymetli eserin anlayışımızda yeni bir sayfa açacağını biliyorum.
Avni Onur Sevinç
Zamanımızın en büyük okültist ve teosofistlerinden biri olan Geoffrey Hodson, bu sıra dışı kitabında, doğanın insana paralel bir krallığına, yani Doğu'da Deva'ların ya da “Parlak Olanların” krallığı olarak bilinen meleklerin krallığına dair büyüleyici bir anlatım sunmaktadır.
Her dinin kendi melekleri ve baş melekleri vardır. Dünyanın her ülkesinde ve her çağda efsaneler, mitler ve folklor, melekler- den ve doğa ruhlarından, dağların, bulutların ve nehirlerin ruhlarından ve insanlara şaka yapmaktan zevk alan yaramaz perilerden, cinlerden bahsetmektedir. Buna rağmen onlar hakkında ya da işlevleri ve faaliyetleri hakkında çok az spesifik bilgi mevcuttur.
Tanrıların Krallığı, H. P. Blavatsky'nin Gizli Doktrini gibi kitaplarda açıklanan bilgilere ve Annie Besant, Charles W. Leadbeater ve yazarın kendisi gibi okültistler ve teosofistler tarafından yapılan durugörü araştırmalarına dayanmaktadır. Bu görünmez varlıkların mevcudiyetlerinin ispatı konusunda yazar, mistik deneyimlerine ait sonuçların kişisel araştırma yoluyla test edilmesinin mümkün olduğunu belirtmekte ve şöyle demektedir: “Bu testi uygulamaya çalıştım ve bu kitap kısmen kendi bulgularımın bir kaydıdır.”
Suyun, ateşin, dağların ve denizlerin, ağaçların ve bitkilerin, müziğin, tek tek ulusların çeşitli Deva’larının görsel tasvirleri ve durugörü ile fark edilen formlarının renkli illüstrasyonları, insanı farkında olmadan meleklerin varlığına dair harika bir deneyimine götürmektedir. Doğanın görünmeyen ve büyülü tarafını araştırmak, melek krallığını daha iyi anlamamıza olanak verecek bu kıymetli eserin anlayışımızda yeni bir sayfa açacağını biliyorum.
Avni Onur Sevinç