“Tarih bilimi; insanların zaman ve mekân itibarıyla geçirdikleri gelişmeleri birlikte yaşayan canlı varlık sıfatıyla yapageldikleri psikofizik hareketleri, bunların nedensel ilişkilerine yüklenen ortak değerleri araştırır ve betimler.
Biz tarihi bilim olarak görürüz. Kitabın başında söylenen anlamda, olguların belirli bir alanda da nedensel ilişkilerini tanımak istediğinden tarih bir bilimdir. Gerçi bu tanıma durumu çok defa sanatkârane eser biçiminde betimlenir ve bunun için de sanat kabiliyeti mecburi olursa da bundan dolayı tarih bir sanat olmaz. Çünkü bu düzenleme eserlerin kesinlikle bilimsel araştırmalara dayanmaları ve gerçekten tarihsel eser olarak ilk ve son basamakta tarihin anlaşılıp kavranması amacına yaramaları istenir. Tarihin bizim ayırmak istediğimiz anlamda anlaşılıp kavranması, tarihin asıl amacını oluşturur.”
“Tarih bilimi; insanların zaman ve mekân itibarıyla geçirdikleri gelişmeleri birlikte yaşayan canlı varlık sıfatıyla yapageldikleri psikofizik hareketleri, bunların nedensel ilişkilerine yüklenen ortak değerleri araştırır ve betimler.
Biz tarihi bilim olarak görürüz. Kitabın başında söylenen anlamda, olguların belirli bir alanda da nedensel ilişkilerini tanımak istediğinden tarih bir bilimdir. Gerçi bu tanıma durumu çok defa sanatkârane eser biçiminde betimlenir ve bunun için de sanat kabiliyeti mecburi olursa da bundan dolayı tarih bir sanat olmaz. Çünkü bu düzenleme eserlerin kesinlikle bilimsel araştırmalara dayanmaları ve gerçekten tarihsel eser olarak ilk ve son basamakta tarihin anlaşılıp kavranması amacına yaramaları istenir. Tarihin bizim ayırmak istediğimiz anlamda anlaşılıp kavranması, tarihin asıl amacını oluşturur.”