Kanun koyucu, borçlunun hacizden veya iflasın açılmasından önceki bir tarihte mal varlığında bulunan hakları veya değerleri mal varlığından çıkarmış olması halinde elinde aciz vesikası bulunan alacaklıları ve borçlunun iflas etmesi halinde iflas alacaklılarını korumak amacı ile tasarrufun iptali davalarını düzenlemiştir. Tasarrufun iptali davaları, borçlunun geçerli bir tasarruf işlemi ile mal varlığından çıkarmış olduğu malları, tekrar alacaklının cebri icra sahasına veya iflas masasına dâhil edebilmesine imkân tanımaktadır. Dürüst olmayan borçlu ile muhatap olan her alacaklının yolu tasarrufun iptali davasına çıkmaktadır.
Son yıllarda icra takibine dayalı olarak açılan muvazaa davalarındaki Yargıtay uygulaması ile muvazaa davaları, tasarrufun iptali davalarına benzemeye başlamıştır. Muvazaa davalarında İİK m. 283/1'in kıyasen uygulanması en önemli benzerliklerdendir. Muvazaa davaları genel hükümlere göre ispat açısından kolay bir dava iken, tasarrufun iptali davaları gerek yargılama gerek süreler gerekse de ispat açısından muvazaa davalarına kıyasla zor davalardır. Ancak tasarrufun iptali davalarının şartları mevcut ise bu dava neticesinde cebri icra daha avantajlı hale gelmektedir. Tasarrufun iptali davaları ile muvazaa davaları açısından karşılaşılabilecek tüm durumlarla ilgili bilgiler veren ve her duruma ilişkin zengin içtihatlarla desteklenen bu kitap ile akademik anlamda ve uygulamaya yönelik tüm sorulara cevap bulunacak bir eser ortaya konulmuştur.
Konu Başlıkları
Tasarrufun İptali Davaları
Muvazaa Davaları
Tasarrufun İptali Davaları ile Muvazaa Davalarının Karşılaştırılması
Aciz Belgesi
İflâsta Tasarrufun İptali Davaları
6183 sayılı Kanundan Kaynaklanan Tasarrufun İptali Davaları
Muvazaa Davalarında İİK m. 283
1'in Kıyasen Uygulanması
Tasarrufun İptali Davalarının Cezaî Sonuçları
Kanun koyucu, borçlunun hacizden veya iflasın açılmasından önceki bir tarihte mal varlığında bulunan hakları veya değerleri mal varlığından çıkarmış olması halinde elinde aciz vesikası bulunan alacaklıları ve borçlunun iflas etmesi halinde iflas alacaklılarını korumak amacı ile tasarrufun iptali davalarını düzenlemiştir. Tasarrufun iptali davaları, borçlunun geçerli bir tasarruf işlemi ile mal varlığından çıkarmış olduğu malları, tekrar alacaklının cebri icra sahasına veya iflas masasına dâhil edebilmesine imkân tanımaktadır. Dürüst olmayan borçlu ile muhatap olan her alacaklının yolu tasarrufun iptali davasına çıkmaktadır.
Son yıllarda icra takibine dayalı olarak açılan muvazaa davalarındaki Yargıtay uygulaması ile muvazaa davaları, tasarrufun iptali davalarına benzemeye başlamıştır. Muvazaa davalarında İİK m. 283/1'in kıyasen uygulanması en önemli benzerliklerdendir. Muvazaa davaları genel hükümlere göre ispat açısından kolay bir dava iken, tasarrufun iptali davaları gerek yargılama gerek süreler gerekse de ispat açısından muvazaa davalarına kıyasla zor davalardır. Ancak tasarrufun iptali davalarının şartları mevcut ise bu dava neticesinde cebri icra daha avantajlı hale gelmektedir. Tasarrufun iptali davaları ile muvazaa davaları açısından karşılaşılabilecek tüm durumlarla ilgili bilgiler veren ve her duruma ilişkin zengin içtihatlarla desteklenen bu kitap ile akademik anlamda ve uygulamaya yönelik tüm sorulara cevap bulunacak bir eser ortaya konulmuştur.
Konu Başlıkları
Tasarrufun İptali Davaları
Muvazaa Davaları
Tasarrufun İptali Davaları ile Muvazaa Davalarının Karşılaştırılması
Aciz Belgesi
İflâsta Tasarrufun İptali Davaları
6183 sayılı Kanundan Kaynaklanan Tasarrufun İptali Davaları
Muvazaa Davalarında İİK m. 283
1'in Kıyasen Uygulanması
Tasarrufun İptali Davalarının Cezaî Sonuçları