Aşk-ı ilahi; ezeli ve aşkın lisanın gönülde tutuşturduğu bir kıvılcım, hak ve hakikate susamışların kevser pınarıdır. Aşk, kalbe huzur bahşeden ilahi bir iksir ve ruhu yücelten nurani bir cezbedir.
Aşk; yitirdiğimiz, cehaletimize kurban verdiğimiz eşsiz hazinemizdi bizim. Boş davalarda yahut lüzumsuz insanlarda aradığımız ama bize şah damarımızdan daha yakın olan bir hakikatin ta kendisidir. En nihayetinde “Aşk, Allah için olmayan her şeyi kurban etmektir.”
Aşk-ı ilahi; ezeli ve aşkın lisanın gönülde tutuşturduğu bir kıvılcım, hak ve hakikate susamışların kevser pınarıdır. Aşk, kalbe huzur bahşeden ilahi bir iksir ve ruhu yücelten nurani bir cezbedir.
Aşk; yitirdiğimiz, cehaletimize kurban verdiğimiz eşsiz hazinemizdi bizim. Boş davalarda yahut lüzumsuz insanlarda aradığımız ama bize şah damarımızdan daha yakın olan bir hakikatin ta kendisidir. En nihayetinde “Aşk, Allah için olmayan her şeyi kurban etmektir.”