Kuşkusuz her dönemin haklı olarak eleştirilen yanları da vardır. Tek parti dönemi diye tanımlanan dönemin özellikle sanayileşme, alt yapı yatırımları, kültür ve sanat alanlarında şiddetli bir biçimde eleştirilmesi insaf sınırlarını zorlayan hatta aşan niteliktedir.
1920-1950 yılları arasında ülkemizde yaşayan ,ülke sorunlarına çözüm arayan katkı sağla-maya çalışan çoğu kültür ve sanat insanlarına bu konuda zorluk çıkarılmadığı hatta büyük çoğunluğunun TBMM çatısı altında “milletvekili” olarak görev yaptığı görülmektedir.
Çoğumuzun “ünlü yazar” ya da “ünlü şair” diye bildiği çoğu değerlerimizin siyasi bir kimliği de olduğunu böylece öğrenmiş oluyoruz.
Kuşkusuz her dönemin haklı olarak eleştirilen yanları da vardır. Tek parti dönemi diye tanımlanan dönemin özellikle sanayileşme, alt yapı yatırımları, kültür ve sanat alanlarında şiddetli bir biçimde eleştirilmesi insaf sınırlarını zorlayan hatta aşan niteliktedir.
1920-1950 yılları arasında ülkemizde yaşayan ,ülke sorunlarına çözüm arayan katkı sağla-maya çalışan çoğu kültür ve sanat insanlarına bu konuda zorluk çıkarılmadığı hatta büyük çoğunluğunun TBMM çatısı altında “milletvekili” olarak görev yaptığı görülmektedir.
Çoğumuzun “ünlü yazar” ya da “ünlü şair” diye bildiği çoğu değerlerimizin siyasi bir kimliği de olduğunu böylece öğrenmiş oluyoruz.