Zorla güzellik olur mu? Peki zorla sağlık, temizlik, her türlü mikroptan ve tesadüften arındırılmış steril bir yaşam mümkün mü? Alman edebiyatının huzursuz ruhu Zeh bir kez daha mikropluk yapıyor: Sadece Almanya’nın değil, topyekûn Batı’nın verdiği gıcır gıcır pozların altındaki kalın tozu kaldırmaya, "değerleri"ni değersizleştirmeye devam ediyor. Zeh, çok fazla aşk ve çok fazla anlayış arasına sıkışıp kalmış Mia Holl gibi unutulmaz bir karakter aracılığıyla, beden deyince suların durduğu, bedenlerin sistemce sahiplenilip denetlendiği, sağlık ve selametlerine ait tasarrufların ibadete vardığı, ruhları sıkıntıdan patlatan, pek yakınımızdaki "tertemiz" ve baskıcı bir sistemden trajikomik haberler veriyor. İrade ve vicdandan yoksun bir sistem bu: Bize aynı zamanda adaletin bir zanaat olduğunu, bazı tezgâhlarda el maharetiyle her seferinde tekrar dokunduğunu, uyum göstermeyenlerin temize havale edildiğini hatırlatan bir sistem.
Zorla güzellik olur mu? Peki zorla sağlık, temizlik, her türlü mikroptan ve tesadüften arındırılmış steril bir yaşam mümkün mü? Alman edebiyatının huzursuz ruhu Zeh bir kez daha mikropluk yapıyor: Sadece Almanya’nın değil, topyekûn Batı’nın verdiği gıcır gıcır pozların altındaki kalın tozu kaldırmaya, "değerleri"ni değersizleştirmeye devam ediyor. Zeh, çok fazla aşk ve çok fazla anlayış arasına sıkışıp kalmış Mia Holl gibi unutulmaz bir karakter aracılığıyla, beden deyince suların durduğu, bedenlerin sistemce sahiplenilip denetlendiği, sağlık ve selametlerine ait tasarrufların ibadete vardığı, ruhları sıkıntıdan patlatan, pek yakınımızdaki "tertemiz" ve baskıcı bir sistemden trajikomik haberler veriyor. İrade ve vicdandan yoksun bir sistem bu: Bize aynı zamanda adaletin bir zanaat olduğunu, bazı tezgâhlarda el maharetiyle her seferinde tekrar dokunduğunu, uyum göstermeyenlerin temize havale edildiğini hatırlatan bir sistem.