“Her an gözünün önünde olanı unutabilir misin? Yaşadıklarının bedelini kaybederek ödemiş olman canını yakmıyor mu? Boğazım düğümlenmiş; söylenmesi gerekenleri neden söylemiyorsun, haykırmak istiyorsun? Mavi gökyüzü, siyaha dönsün; senin için ağlasın istiyorsun? Peki, senin acıların kimin umurunda? Ölmüş ya da yaşıyor, sevmiş ya da sevmemiş kim anlamak istiyor seni? O zaman sahte gülücükler ile yarattığın dünyandan neden çıkmak istemiyorsun?”
Çocuk kafasındaki sorulardan boğuluyordu. İçtiği yalan sigarayı yılları eskitmişti. Gerçekler masasından bir bir kalkan sevdikleri çocuktan, en güzel yanlarını alıp götürmüştü. Ters çevrilmiş son sigarasını alıp yaktı ve mutlu olmak istiyorum cümlesini tekrarlayıp durdu…
“Her an gözünün önünde olanı unutabilir misin? Yaşadıklarının bedelini kaybederek ödemiş olman canını yakmıyor mu? Boğazım düğümlenmiş; söylenmesi gerekenleri neden söylemiyorsun, haykırmak istiyorsun? Mavi gökyüzü, siyaha dönsün; senin için ağlasın istiyorsun? Peki, senin acıların kimin umurunda? Ölmüş ya da yaşıyor, sevmiş ya da sevmemiş kim anlamak istiyor seni? O zaman sahte gülücükler ile yarattığın dünyandan neden çıkmak istemiyorsun?”
Çocuk kafasındaki sorulardan boğuluyordu. İçtiği yalan sigarayı yılları eskitmişti. Gerçekler masasından bir bir kalkan sevdikleri çocuktan, en güzel yanlarını alıp götürmüştü. Ters çevrilmiş son sigarasını alıp yaktı ve mutlu olmak istiyorum cümlesini tekrarlayıp durdu…