Son yıllarda eşitlik ve ayrımcılık yasakları konusundaki kayda değer hukuki gelişmelere rağmen, halen her insanın toplumsal cinsiyet kalıplarından arındırılmış, eşit ve özgür bir birey olarak kabul gördüğü düşünsel ve siyasi bir iklime çok uzağız. Bunun sağlanmasında ise, başta hukukçular olmak üzere sosyal bilimlerin her alanından akademisyenlere görev düştüğü gerçeğini yadsıyamayız.
İşte "Toplumsal Cinsiyet ve Hukuk" serisi de tam da bu amaçla ortaya çıkmış, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan hukuki sorunları kamuoyunun bilgisine sunmayı ve tartışmaya açmayı hedeflemiştir. Bu seriyle farklı disiplinlerden akademisyenlere, kendi uzmanlık alanlarındaki sorunlara toplumsal cinsiyet ekseninde yaklaşma imkanı sağlanmıştır. Bu bağlamda serinin beşinci cildinde ceza hukukundan iş hukukuna, medeni hukuktan idare hukukuna pek çok alanda bilinegelen ve/veya göz ardı edilen sorunlar ile çözüm önerileri okuyucunun bilgisine ve değerlendirmesine sunulmuştur.
Son yıllarda eşitlik ve ayrımcılık yasakları konusundaki kayda değer hukuki gelişmelere rağmen, halen her insanın toplumsal cinsiyet kalıplarından arındırılmış, eşit ve özgür bir birey olarak kabul gördüğü düşünsel ve siyasi bir iklime çok uzağız. Bunun sağlanmasında ise, başta hukukçular olmak üzere sosyal bilimlerin her alanından akademisyenlere görev düştüğü gerçeğini yadsıyamayız.
İşte "Toplumsal Cinsiyet ve Hukuk" serisi de tam da bu amaçla ortaya çıkmış, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan hukuki sorunları kamuoyunun bilgisine sunmayı ve tartışmaya açmayı hedeflemiştir. Bu seriyle farklı disiplinlerden akademisyenlere, kendi uzmanlık alanlarındaki sorunlara toplumsal cinsiyet ekseninde yaklaşma imkanı sağlanmıştır. Bu bağlamda serinin beşinci cildinde ceza hukukundan iş hukukuna, medeni hukuktan idare hukukuna pek çok alanda bilinegelen ve/veya göz ardı edilen sorunlar ile çözüm önerileri okuyucunun bilgisine ve değerlendirmesine sunulmuştur.