Topukları Taşa Vurmak

Stok Kodu:
9786059686716
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
120
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2018-02
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%24 indirimli
150,00TL
114,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 13,93TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786059686716
1064752
Topukları Taşa Vurmak
Topukları Taşa Vurmak
114.00

Bir gün dersin ortasında ders anlatmayı bırakarak herkese şöyle bir soru sormuştu. “İçinde bulunduğunuz şu anda ne düşünüyorsunuz?” Herkes bir şeyler söylemişti. Ama hiçbirinden mutluluğu ifade eden tek bir söz çıkmamıştı. Çoğunun ortak bir derdi;
‘Öğrencilik mesleğinden nefret etmek.'

Hemen hepsi de on sekiz yaşın üstündeydiler ve hepsi de altı yedi yaşından bu yana öğrencilik mesleğinin içindeydiler. Ama bu meslek öyle bir meslekti ki üniversite kazanamadığınızda elinizde hiçbir şeyin kalmayacağı bir sonla buluşturuyordu sizi;
‘Değersiz bir liseli!'

Uzun uzun dinlemişti hemen herkesi. Hiç kimse kendini rahat hissetmiyordu. Öğrencilerin tamamı konuşmalarını bitirdikten sonra; “Ben” diye başladı söze İbrahim hoca ve devam etmişti:
“İlkokulu köyde okudum…”

Maddi olarak hacimsiz ama içi dolu dolu olan romanda yazar, roman kahramanı Mustafa ve arkadaşlarının şahsında eğitim sistemimizi sorgulamakta ve çocuklarının sadece üniversiteyi kazanması ve popüler bir meslek sahibi olması için şartlanan ve çocuklarını da bu yönde yetiştirmeye (!) kilitlenmiş aile büyüklerini ve toplum değerlerini sorgulamakta.

Bebek Hz. İsmail'in, topuklarını vura vura çıkardığı Zemzem'den mülhem bu roman, büyüklerin ve sistemin tüm olumsuzluklarına rağmen her yönden sıkıştırılmış gençlerin hayata tutunma ve başarma çabası duygu yüklü satırlarda kendini gösteriyor.

Bir gün dersin ortasında ders anlatmayı bırakarak herkese şöyle bir soru sormuştu. “İçinde bulunduğunuz şu anda ne düşünüyorsunuz?” Herkes bir şeyler söylemişti. Ama hiçbirinden mutluluğu ifade eden tek bir söz çıkmamıştı. Çoğunun ortak bir derdi;
‘Öğrencilik mesleğinden nefret etmek.'

Hemen hepsi de on sekiz yaşın üstündeydiler ve hepsi de altı yedi yaşından bu yana öğrencilik mesleğinin içindeydiler. Ama bu meslek öyle bir meslekti ki üniversite kazanamadığınızda elinizde hiçbir şeyin kalmayacağı bir sonla buluşturuyordu sizi;
‘Değersiz bir liseli!'

Uzun uzun dinlemişti hemen herkesi. Hiç kimse kendini rahat hissetmiyordu. Öğrencilerin tamamı konuşmalarını bitirdikten sonra; “Ben” diye başladı söze İbrahim hoca ve devam etmişti:
“İlkokulu köyde okudum…”

Maddi olarak hacimsiz ama içi dolu dolu olan romanda yazar, roman kahramanı Mustafa ve arkadaşlarının şahsında eğitim sistemimizi sorgulamakta ve çocuklarının sadece üniversiteyi kazanması ve popüler bir meslek sahibi olması için şartlanan ve çocuklarını da bu yönde yetiştirmeye (!) kilitlenmiş aile büyüklerini ve toplum değerlerini sorgulamakta.

Bebek Hz. İsmail'in, topuklarını vura vura çıkardığı Zemzem'den mülhem bu roman, büyüklerin ve sistemin tüm olumsuzluklarına rağmen her yönden sıkıştırılmış gençlerin hayata tutunma ve başarma çabası duygu yüklü satırlarda kendini gösteriyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat