Wendy James bu kitapta antropoloji disiplininin kökleri sağlam biçimde sosyal bilimler geleneğinde bulunan, ancak dalları bütün komşu alanlara dokunan bir sentezini sunuyor. Günümüz antropolojisinin giderek genişleyen ufuklarını yansıtan, kapsamlı ve çok boyutlu bir antropoloji portresi bu. Törensel Hayvan başlığı Wittgenstein'dan ödünç alınma...
James toplumsal formun antropolojinin ve bir bütün olarak insan bilimlerinin asli unsuru olduğunu savunuyor. Ayrıntılı ve sağlam bir etnografik malzemeyle yoğrulmuş bu kapsamlı değerlendirmede, özenle seçtiği tarihsel kaynakları arkeoloji, paleoantropoloji, genetik bilimi, sanat, maddi kültür, etnomüzikoloji, şehircilik çalışmaları, politika, ekonomi ve psikoloji gibi komşu disiplinlerdeki güncel fikirlerle harmanlıyor.
Değişen dünyada geleneksel konuları birer birer yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan antropolojinin geçerliliğine günümüzün siyasi ve ekonomik iklimine daha uygun araştırma gündemleri olan disiplinler tarafından meydan okunmuştur. James, baş etmek zorunda kaldığı bütün bu hücumlara karşın, insanlık durumunu kavramamıza yarayan kendine özgü bir tartışma ve sorgulama geleneği olarak bugün hâlâ varlığını sürdüren antropolojinin göç, insani yardım politikaları, yeni üreme teknolojileri ve fundamentalizm gibi günümüzün acil meseleleriyle ilişkisine dikkat çekiyor.
Wendy James bu kitapta antropoloji disiplininin kökleri sağlam biçimde sosyal bilimler geleneğinde bulunan, ancak dalları bütün komşu alanlara dokunan bir sentezini sunuyor. Günümüz antropolojisinin giderek genişleyen ufuklarını yansıtan, kapsamlı ve çok boyutlu bir antropoloji portresi bu. Törensel Hayvan başlığı Wittgenstein'dan ödünç alınma...
James toplumsal formun antropolojinin ve bir bütün olarak insan bilimlerinin asli unsuru olduğunu savunuyor. Ayrıntılı ve sağlam bir etnografik malzemeyle yoğrulmuş bu kapsamlı değerlendirmede, özenle seçtiği tarihsel kaynakları arkeoloji, paleoantropoloji, genetik bilimi, sanat, maddi kültür, etnomüzikoloji, şehircilik çalışmaları, politika, ekonomi ve psikoloji gibi komşu disiplinlerdeki güncel fikirlerle harmanlıyor.
Değişen dünyada geleneksel konuları birer birer yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan antropolojinin geçerliliğine günümüzün siyasi ve ekonomik iklimine daha uygun araştırma gündemleri olan disiplinler tarafından meydan okunmuştur. James, baş etmek zorunda kaldığı bütün bu hücumlara karşın, insanlık durumunu kavramamıza yarayan kendine özgü bir tartışma ve sorgulama geleneği olarak bugün hâlâ varlığını sürdüren antropolojinin göç, insani yardım politikaları, yeni üreme teknolojileri ve fundamentalizm gibi günümüzün acil meseleleriyle ilişkisine dikkat çekiyor.