Bu çalışmanın ana temasını oluşturan "Tüketici İşlemlerinde Şahsi Teminatlar" konusu ele alınırken öncelikle tüketici, tüketici işlemi, teminat, teminat sözleşmesi gibi kavramlar açıklanmaya çalışılmış, akabinde şahsi teminatlar içerisinde yer alan kefalet ve garanti ağırlıklı olmak üzere diğer teminatlar üzerinde durulmuş, nihai olarak da tüketici işlemlerinde şahsi teminatlara ilişkin getirilen 6502 sayılı Kanunun 4/6. maddesi öncelikli olarak incelenerek sonuca bağlanmaya çalışılmıştır.
6502 sayılı Kanunun 4. maddesinin 6. fıkrası, "Tüketici işlemlerinde, tüketicinin edimlerine karşılık olarak alınan şahsi teminatlar, her ne isim altında olursa olsun adi kefalet sayılır. Tüketicinin alacaklarına ilişkin karşı tarafça verilen şahsi teminatlar diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmadıkça müteselsil kefalet sayılır." şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre tüketici işlemlerinde tüketicinin edimlerinin teminatı için alınan şahsî teminatlar müteselsil kefalet olarak kararlaştırılmış olsalar dahi adi kefalet olarak kabul edileceklerdir. Kanun maddesinin devamında ise tüketicinin sözleşmeden kaynaklanan alacakları için karşı tarafça şahsi bir teminat verilmesi halinde ise bu şahsi teminatlar müteselsil kefalet hükümlerine tabi olacak, adi kefaletten daha ağır bir sorumluluk gündeme gelecektir. Bu düzenlemenin özellikle uygulamada yaratacağı sorunlar ile doktrinde yer alan görüşler çerçevesinde nasıl ele alınması gerektiği üzerinde durulmuş ve nihai çözüm yolları belirtilmiştir.
Bu çalışmanın ana temasını oluşturan "Tüketici İşlemlerinde Şahsi Teminatlar" konusu ele alınırken öncelikle tüketici, tüketici işlemi, teminat, teminat sözleşmesi gibi kavramlar açıklanmaya çalışılmış, akabinde şahsi teminatlar içerisinde yer alan kefalet ve garanti ağırlıklı olmak üzere diğer teminatlar üzerinde durulmuş, nihai olarak da tüketici işlemlerinde şahsi teminatlara ilişkin getirilen 6502 sayılı Kanunun 4/6. maddesi öncelikli olarak incelenerek sonuca bağlanmaya çalışılmıştır.
6502 sayılı Kanunun 4. maddesinin 6. fıkrası, "Tüketici işlemlerinde, tüketicinin edimlerine karşılık olarak alınan şahsi teminatlar, her ne isim altında olursa olsun adi kefalet sayılır. Tüketicinin alacaklarına ilişkin karşı tarafça verilen şahsi teminatlar diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmadıkça müteselsil kefalet sayılır." şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre tüketici işlemlerinde tüketicinin edimlerinin teminatı için alınan şahsî teminatlar müteselsil kefalet olarak kararlaştırılmış olsalar dahi adi kefalet olarak kabul edileceklerdir. Kanun maddesinin devamında ise tüketicinin sözleşmeden kaynaklanan alacakları için karşı tarafça şahsi bir teminat verilmesi halinde ise bu şahsi teminatlar müteselsil kefalet hükümlerine tabi olacak, adi kefaletten daha ağır bir sorumluluk gündeme gelecektir. Bu düzenlemenin özellikle uygulamada yaratacağı sorunlar ile doktrinde yer alan görüşler çerçevesinde nasıl ele alınması gerektiği üzerinde durulmuş ve nihai çözüm yolları belirtilmiştir.