"Turan Ülküsü, Osmanlı’nın son dönemlerinde bazı aydınlar tarafından bir kurtuluş reçetesi olarak düşünülse de hayata geçemedi. Ama Türk Milleti, ‘Turan’ hayalinden hiç vazgeçmedi. Unutulmamalı ki hayal ettiğiniz şeylere ulaşmak için mücadele ederseniz bir gün bu hayalinize ulaşmanız mümkündür. Turancılar, Büyük Türkistan’ı kurmayı hedefleyenler, bu mücadelelerinden hiç vazgeçmediler. Anadolu’da yedi düvelle mücadele eden Türk Milleti, son yurdunu bu azim ve kararlılıkla terk etmedi. Mahremine el sürdürmedi.”
Uzun soluklu okumaların ve araştırmaların ürünü olan bu kitapta; Osmanlı’nın son döneminde kurtuluş mücadelesinin reçetesi olarak hayat bulan Turan Ülküsü’nün, Türk devletleri arasında kapsamlı iş birliğini teşvik etmek amacıyla kurulan “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi” olarak yola çıkışını, sonra “Türk Konseyi”ne, günümüz itibariyle de “Türk Devletleri Teşkilatı”na dönüşerek ete kemiğe bürünme sürecini ve o kutlu sevdanın şanlı tarihini bulacaksınız.
"Turan Ülküsü, Osmanlı’nın son dönemlerinde bazı aydınlar tarafından bir kurtuluş reçetesi olarak düşünülse de hayata geçemedi. Ama Türk Milleti, ‘Turan’ hayalinden hiç vazgeçmedi. Unutulmamalı ki hayal ettiğiniz şeylere ulaşmak için mücadele ederseniz bir gün bu hayalinize ulaşmanız mümkündür. Turancılar, Büyük Türkistan’ı kurmayı hedefleyenler, bu mücadelelerinden hiç vazgeçmediler. Anadolu’da yedi düvelle mücadele eden Türk Milleti, son yurdunu bu azim ve kararlılıkla terk etmedi. Mahremine el sürdürmedi.”
Uzun soluklu okumaların ve araştırmaların ürünü olan bu kitapta; Osmanlı’nın son döneminde kurtuluş mücadelesinin reçetesi olarak hayat bulan Turan Ülküsü’nün, Türk devletleri arasında kapsamlı iş birliğini teşvik etmek amacıyla kurulan “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi” olarak yola çıkışını, sonra “Türk Konseyi”ne, günümüz itibariyle de “Türk Devletleri Teşkilatı”na dönüşerek ete kemiğe bürünme sürecini ve o kutlu sevdanın şanlı tarihini bulacaksınız.