12 Eylül askeri darbesinin ardından, çok partili siyasi hayata yeniden 1983 yılında geçildi. Aynı yıl 6 Kasım 1983'te genel seçimler yapıldı. Seçimleri büyük bir halk desteğiyle Özal'ın partisi ANAP 45.14 oy oranıyla kazandı. Özal'ın ileriye yönelik birtakım düşüncelerive vaatleri vardı. iktidarı döneminde söyledikleri ve yaptıklarıyla Cumhuriyet tarihinin en çok tartışılan başbakanlarından biri oldu. Kısa cumhurbaşkanlığı dönemi de yine sıradan olmayan bir dönemi oluşturdu. Özal'ın düşüncesinin dayandığı paradigmanın dört temel sac ayağı bulunmaktadır. ANAP'ın parti programının hemen başında bu düşünce ifade edilmektedir "Milliyetçi, muhafazakar, sosyal adaletçi ve rekabete dayalı serbest pazar ekonomisini esas alan bir siyasi partiyiz." Her defasında bu değerlere vurgu yapan Özal, kurduğu siyasal partinin çekirdek kadrosunu milliyetçi, muhafazakar, sosyal demokrat ve liberal kadrolardan devşirmiştir. Özal, liberal bir ekonomik politika, serbest piyasa ekonomisi, teşebbüs hürriyeti, bürokrasinin azaltılması, devletçiliğin bırakılması ve yerel yönetimlerin daha fazla yetkiye sahip olması gibi liberal bir söylemi, muhafazakar-İslamcı bir görüntü içinde savunarak iktidara gelmiştir.
12 Eylül askeri darbesinin ardından, çok partili siyasi hayata yeniden 1983 yılında geçildi. Aynı yıl 6 Kasım 1983'te genel seçimler yapıldı. Seçimleri büyük bir halk desteğiyle Özal'ın partisi ANAP 45.14 oy oranıyla kazandı. Özal'ın ileriye yönelik birtakım düşüncelerive vaatleri vardı. iktidarı döneminde söyledikleri ve yaptıklarıyla Cumhuriyet tarihinin en çok tartışılan başbakanlarından biri oldu. Kısa cumhurbaşkanlığı dönemi de yine sıradan olmayan bir dönemi oluşturdu. Özal'ın düşüncesinin dayandığı paradigmanın dört temel sac ayağı bulunmaktadır. ANAP'ın parti programının hemen başında bu düşünce ifade edilmektedir "Milliyetçi, muhafazakar, sosyal adaletçi ve rekabete dayalı serbest pazar ekonomisini esas alan bir siyasi partiyiz." Her defasında bu değerlere vurgu yapan Özal, kurduğu siyasal partinin çekirdek kadrosunu milliyetçi, muhafazakar, sosyal demokrat ve liberal kadrolardan devşirmiştir. Özal, liberal bir ekonomik politika, serbest piyasa ekonomisi, teşebbüs hürriyeti, bürokrasinin azaltılması, devletçiliğin bırakılması ve yerel yönetimlerin daha fazla yetkiye sahip olması gibi liberal bir söylemi, muhafazakar-İslamcı bir görüntü içinde savunarak iktidara gelmiştir.