Türk Kimliği ve Türk Dünyası

Stok Kodu:
9789754371840
Boyut:
12x20
Sayfa Sayısı:
246
Baskı:
3
Basım Tarihi:
2017-02
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1. Hamur
%30 indirimli
190,00TL
133,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 16,26TL
9789754371840
1149634
Türk Kimliği ve Türk Dünyası
Türk Kimliği ve Türk Dünyası
133.00

Gökalp ve ardından gelen bütün Türk sosyologları içinde, milletimizi ırkî bir birlik olarak târif ve telkin eden olmamıştır. Bir dönemin kısa bir he­veskârlık gösterilerinden gayri, Türkiye Cumhuriyeti hü­kûmetlerinin ırkçı herhangi bir politika izlediği görülme­miştir. Bugün de, azınlık ırkçılığı peşindeki münferit ve önemsiz iddialar bir yana bırakılırsa, ırka dayalı bir milliyet iddiası güden âlim yahut havas zümrelerini tanımı­yoruz. Dinlerinden dillerine, çocuk yetiştirme usûllerinden tür­külerine kadar Türk kültür çevresi içinde olanlar Türk olurlar; Türk oldukları için de Türk sayılırlar. Ortak geçmiş şuuru, geleceği birlikte kurma irade ve heyecanı, hem yukarıda ifade edilen ortak kültür çevresi içinde olmalarından doğar, hem de bu kültür çevresine in­tibak kabiliyetini besler. Böylece, hangi ırktan olurlarsa ol­sunlar, aynı kültür çevresi içinde yaşayanlar, aynı heyecan ve değerleri paylaşarak bir millet haline gelirler. Dünyada hiç bir milletin saf ırk iddiası olamayacağı gibi, saf kültür iddiası da olamaz. Ancak bu, ortak bir hayat üslûbunun, bir millî kültürün olmadığı anlamına gelmez. Kültürler, unsurları itibariy­le zengin bir çeşitliliği barındırırken, iman ve üslûplarıyla bütünlük içinde ve millî olurlar.

 

Gökalp ve ardından gelen bütün Türk sosyologları içinde, milletimizi ırkî bir birlik olarak târif ve telkin eden olmamıştır. Bir dönemin kısa bir he­veskârlık gösterilerinden gayri, Türkiye Cumhuriyeti hü­kûmetlerinin ırkçı herhangi bir politika izlediği görülme­miştir. Bugün de, azınlık ırkçılığı peşindeki münferit ve önemsiz iddialar bir yana bırakılırsa, ırka dayalı bir milliyet iddiası güden âlim yahut havas zümrelerini tanımı­yoruz. Dinlerinden dillerine, çocuk yetiştirme usûllerinden tür­külerine kadar Türk kültür çevresi içinde olanlar Türk olurlar; Türk oldukları için de Türk sayılırlar. Ortak geçmiş şuuru, geleceği birlikte kurma irade ve heyecanı, hem yukarıda ifade edilen ortak kültür çevresi içinde olmalarından doğar, hem de bu kültür çevresine in­tibak kabiliyetini besler. Böylece, hangi ırktan olurlarsa ol­sunlar, aynı kültür çevresi içinde yaşayanlar, aynı heyecan ve değerleri paylaşarak bir millet haline gelirler. Dünyada hiç bir milletin saf ırk iddiası olamayacağı gibi, saf kültür iddiası da olamaz. Ancak bu, ortak bir hayat üslûbunun, bir millî kültürün olmadığı anlamına gelmez. Kültürler, unsurları itibariy­le zengin bir çeşitliliği barındırırken, iman ve üslûplarıyla bütünlük içinde ve millî olurlar.

 

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat