Macaristan ortalarından başlayıp Çin içlerine... Balkanlar’dan kalkıp Sibirya steplerine... Kırım’dan hareketle Kudüs, Mısır, Yemen ve ta Cezayir’e kadar uzayıp giden, milyonlarca kilometre karelik bir alanda konuşulan ve anlaşılan bir dildi Türkçe. Hem de daha düne kadar. Sadeleştirme bahanesiyle bu güzelim dil tam bir soykırıma uğratıldı. Hiçbir dile reva görülmeyen katliam bu dile en amansız bir şekilde tatbik edildi. Bir millet dili oldukça vardır. Uydurma dilli bir millet, millet olamaz. Tarihten silinmeye mahkumdur öyleleri. Bu eser Türkçeye kurulan tuzakları ortaya çıkaran ve ne yapmamız gerektiğini aydınlatan ciddi ve ilmi bir çalışmadır.
Macaristan ortalarından başlayıp Çin içlerine... Balkanlar’dan kalkıp Sibirya steplerine... Kırım’dan hareketle Kudüs, Mısır, Yemen ve ta Cezayir’e kadar uzayıp giden, milyonlarca kilometre karelik bir alanda konuşulan ve anlaşılan bir dildi Türkçe. Hem de daha düne kadar. Sadeleştirme bahanesiyle bu güzelim dil tam bir soykırıma uğratıldı. Hiçbir dile reva görülmeyen katliam bu dile en amansız bir şekilde tatbik edildi. Bir millet dili oldukça vardır. Uydurma dilli bir millet, millet olamaz. Tarihten silinmeye mahkumdur öyleleri. Bu eser Türkçeye kurulan tuzakları ortaya çıkaran ve ne yapmamız gerektiğini aydınlatan ciddi ve ilmi bir çalışmadır.