Bu kitap, 1961 Anayasasından 2017 Anayasa değişikliğine kadar Türkiye'de devlet başkanının konumunu anlamayı amaçlamaktadır. Başlangıçta yürütme organının büyük ölçüde sembolik bir parçası olarak tasarlanan Cumhurbaşkanlığı makamının, zaman içinde değişimini ve buna bağlı olarak öneminin nasıl arttığını göstermektedir. Bu değişikliği anlamak için, kitap devlet başkanının seçimini, anayasal yetkilerini, tarafsızlığını, sorumluluğunu ve uygulamada devlet başkanının Anayasal yetkilerini kullanmasını etkileyen faktörleri (elit teori, devletin siyasi ve hukuki kurumları, Cumhurbaşkanlarının kişilikleri, sosyal-ekonomik koşullar vb.) ele almakta ve analiz etmektedir. Devlet başkanlığı makamı tarihsel bir süreç içinde ve gerektiğinde karşılaştırmalı bir şekilde ele alınarak devlet başkanlığı makamının yürütme organı içindeki rolünün aydınlatılması amaçlanmıştır. Bu konuları ele alarak, kitap Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı makamının hiçbir zaman klasik parlamenter sisteme tam olarak uymadığını ve bu nedenle Türk siyasetinde sıklıkla tartışmaların merkezi haline geldiğini göstermeyi amaçlamaktadır. Ayrıca kitap, devlet başkanının konumundaki değişikliğin parlamento temelli iki başlı bir yürütme sisteminden halk tarafından seçilen tek başlı bir yürütme sistemine geçişin temel nedenlerinden birisi olduğunu Anayasa hukuku bağlamında ele alacaktır.
Bu kitap, 1961 Anayasasından 2017 Anayasa değişikliğine kadar Türkiye'de devlet başkanının konumunu anlamayı amaçlamaktadır. Başlangıçta yürütme organının büyük ölçüde sembolik bir parçası olarak tasarlanan Cumhurbaşkanlığı makamının, zaman içinde değişimini ve buna bağlı olarak öneminin nasıl arttığını göstermektedir. Bu değişikliği anlamak için, kitap devlet başkanının seçimini, anayasal yetkilerini, tarafsızlığını, sorumluluğunu ve uygulamada devlet başkanının Anayasal yetkilerini kullanmasını etkileyen faktörleri (elit teori, devletin siyasi ve hukuki kurumları, Cumhurbaşkanlarının kişilikleri, sosyal-ekonomik koşullar vb.) ele almakta ve analiz etmektedir. Devlet başkanlığı makamı tarihsel bir süreç içinde ve gerektiğinde karşılaştırmalı bir şekilde ele alınarak devlet başkanlığı makamının yürütme organı içindeki rolünün aydınlatılması amaçlanmıştır. Bu konuları ele alarak, kitap Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı makamının hiçbir zaman klasik parlamenter sisteme tam olarak uymadığını ve bu nedenle Türk siyasetinde sıklıkla tartışmaların merkezi haline geldiğini göstermeyi amaçlamaktadır. Ayrıca kitap, devlet başkanının konumundaki değişikliğin parlamento temelli iki başlı bir yürütme sisteminden halk tarafından seçilen tek başlı bir yürütme sistemine geçişin temel nedenlerinden birisi olduğunu Anayasa hukuku bağlamında ele alacaktır.