Türkiye’de gerçek ve tüzel kişiler, Kültür ve Turizm Bakanlığından alacakları izin belgesiyle korunması gerekli taşınır kültür varlıklarından oluşan koleksiyonlar oluşturulabilmektedir. Gerek koleksiyonlara gerekse müzelere eser satın alırken, bir pazar oluşturup tahribatı teşvik etmemesine özellikle özen gösterilmesi gerekmektedir. Eser alımı ve arkeolojik mirasın korunması konusunda Malta Sözleşmesi’nin ve 2003’te revize edilen Berlin Konvansiyonu’nun ilkeleri dikkate alınmalıdır.
Günümüzde eski eserlere, müzelere ve koleksiyonculuğa yönelik sistemimiz ve özellikle yasal mevzuatımızın pek çok açıdan çağdışı kaldığı görülmektedir. Dünyada gelişen eğilimleri dikkate alan, taraf olduğumuz uluslararası mevzuatla ülkemizin gerçeklerine uygun yeni bir düzenlemeye ve yapılanmaya gereksinim vardır. Bu sırada, koleksiyonculuk ile ilgili mevzuatımızın da Avrupa Birliği normları gözetilerek yeniden ele alınması unutulmamalıdır.
Bilinçle ve sevgi ile bilgiyi yok etmeden, bir kültür varlığına zarar vermeden, tahribata neden olmayacak şekilde koleksiyon oluşturmak isteyenler özendirmeli, bilimsel değerlere saygılı bir koleksiyonerliğin gelişimi teşvik edilmeli, koleksiyonlar, bilim dünyasına ve topluma açık olabilmelidir.
Türkiye’de gerçek ve tüzel kişiler, Kültür ve Turizm Bakanlığından alacakları izin belgesiyle korunması gerekli taşınır kültür varlıklarından oluşan koleksiyonlar oluşturulabilmektedir. Gerek koleksiyonlara gerekse müzelere eser satın alırken, bir pazar oluşturup tahribatı teşvik etmemesine özellikle özen gösterilmesi gerekmektedir. Eser alımı ve arkeolojik mirasın korunması konusunda Malta Sözleşmesi’nin ve 2003’te revize edilen Berlin Konvansiyonu’nun ilkeleri dikkate alınmalıdır.
Günümüzde eski eserlere, müzelere ve koleksiyonculuğa yönelik sistemimiz ve özellikle yasal mevzuatımızın pek çok açıdan çağdışı kaldığı görülmektedir. Dünyada gelişen eğilimleri dikkate alan, taraf olduğumuz uluslararası mevzuatla ülkemizin gerçeklerine uygun yeni bir düzenlemeye ve yapılanmaya gereksinim vardır. Bu sırada, koleksiyonculuk ile ilgili mevzuatımızın da Avrupa Birliği normları gözetilerek yeniden ele alınması unutulmamalıdır.
Bilinçle ve sevgi ile bilgiyi yok etmeden, bir kültür varlığına zarar vermeden, tahribata neden olmayacak şekilde koleksiyon oluşturmak isteyenler özendirmeli, bilimsel değerlere saygılı bir koleksiyonerliğin gelişimi teşvik edilmeli, koleksiyonlar, bilim dünyasına ve topluma açık olabilmelidir.