İsveçli yazar Johanna Hedman ilk romanı Üçlü daha yayımlanmadan bile edebiyat dünyasının gözlerini üzerine çekti. Kurduğu buruk atmosferle nostaljik bir ağıt kaleme alan yazar, bu romanında üç gencin hayatı üzerinden samimiyetin sınırlarını arayışa çıkıyor.
Hugo, Stockholm’ün en varlıklı ailelerinden birinin evinde bir oda kiraladığında hiçbir zaman unutmayı başaramayacağı Thora ve August’un yaşamının artık bir parçası olduğundan habersizdir. Thora, İsveç’in köklü bir ailesinin kızıdır. August ise sanata dair hayalleri olan bir gençtir ve Thora’nın çocukluk arkadaşıdır. Thora, Hugo ve August birbiriyle hiçbir ortak yanı olmayan ama engellenemez şekilde birbirlerine doğru sürüklenen bir üçlüdür.
Yıllar sonra bir sabah Hugo’nun New York’taki evinin kapısında genç bir kadın belirir, onun yanında kalmak umuduyla gelmiştir. Kendisini Thora ile August’un çocuğu olarak tanıtır ve anne ve babası hakkında sorduğu sorular Hugo’yu gençliğine, Stockholm’deyken yaşadığı o coşkulu iki yaz mevsimine ve artık yabancısı olduğu insanlara geri götürür.
Üçlü, yapılan seçimler, olabileceğimiz insanlar ve hayatımıza izini bırakan ilişkiler hakkında zamansız ve tanıdık gelen bir roman.
“Normal İnsanlar ve Brideshead’e Son Gidiş romanlarının aşk çocuğu... Muhteşem ve melankolik.”
—FRANCESCA REECE
“Johanna Hedman nasıl yeni bir yazar olabilir, anlayamıyorum. İsveç edebiyatının geleceğini görmüş gibi hissediyorum.”
—ALEX SCHULMAN
İsveçli yazar Johanna Hedman ilk romanı Üçlü daha yayımlanmadan bile edebiyat dünyasının gözlerini üzerine çekti. Kurduğu buruk atmosferle nostaljik bir ağıt kaleme alan yazar, bu romanında üç gencin hayatı üzerinden samimiyetin sınırlarını arayışa çıkıyor.
Hugo, Stockholm’ün en varlıklı ailelerinden birinin evinde bir oda kiraladığında hiçbir zaman unutmayı başaramayacağı Thora ve August’un yaşamının artık bir parçası olduğundan habersizdir. Thora, İsveç’in köklü bir ailesinin kızıdır. August ise sanata dair hayalleri olan bir gençtir ve Thora’nın çocukluk arkadaşıdır. Thora, Hugo ve August birbiriyle hiçbir ortak yanı olmayan ama engellenemez şekilde birbirlerine doğru sürüklenen bir üçlüdür.
Yıllar sonra bir sabah Hugo’nun New York’taki evinin kapısında genç bir kadın belirir, onun yanında kalmak umuduyla gelmiştir. Kendisini Thora ile August’un çocuğu olarak tanıtır ve anne ve babası hakkında sorduğu sorular Hugo’yu gençliğine, Stockholm’deyken yaşadığı o coşkulu iki yaz mevsimine ve artık yabancısı olduğu insanlara geri götürür.
Üçlü, yapılan seçimler, olabileceğimiz insanlar ve hayatımıza izini bırakan ilişkiler hakkında zamansız ve tanıdık gelen bir roman.
“Normal İnsanlar ve Brideshead’e Son Gidiş romanlarının aşk çocuğu... Muhteşem ve melankolik.”
—FRANCESCA REECE
“Johanna Hedman nasıl yeni bir yazar olabilir, anlayamıyorum. İsveç edebiyatının geleceğini görmüş gibi hissediyorum.”
—ALEX SCHULMAN