Özay Mehmet Üçüncü Dünyanın Batılılaştırılması ’nda Avrupamerkezci Kapitalistsistemin temel ve yapısal mantığını serimliyor ve bu sistemin başındanitibaren Batı’yı zenginleştirmek amacıyla kurulduğunu gözler .nüne seriyor.Bu sistemde, Batı ülkelerinin menfaat ve zenginleşmesi uğruna, dünyahalklarının geleceği feda edilmiş, şimdisi fakirleştirilmiştir. Mehmet kapitalistsistemin 1914 öncesi emperyalist ve s.mürgeci devirlerde nasıl kurulduğunaeğiliyor. Bunun için Köle Ticareti, İngiltere-Afrika-Amerika Ticaret Üçgeni ve Ucuz Emek siyaseti gibi politikalarına bakıyor. Bu tür politikaların Batı’ya nasıltasarruf akımı yarattığını, tasarrufun nasıl yatırıma d.nüşüp kalkınmaya yolaçtığını gösteriyor.Avrupamerkezci Kapitalizm, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Amerika hegemonyasıkılıfına girmiştir,
Üçüncü Dünya keşfedilmiş, ancak bu sistem yenis.mürgeciortamda devam ettirilmiştir. Özellikle, bu dönemde Çok Uluslu Şirketler, gelişmekte olan ve emek fazlalığından muzdarip ülkelere hiç de uygunolmayan, sermaye ağırlıklı teknoloji akımına sahne oldu. Zaten yüksek olan işsizlikve bozuk gelir dağıtımı daha da k.tüleşerek sosyal düzen bozuldu. Kentkır dengesinin ..küşüyle fakirleşme de genel bir sorun haline geldi. Böyleceküreselleşen Kapitalist sistem, tasarruf ve kar akımlarıyla, Batı ülkelerinin ve son yıllarda en zengin 1%’lik elit zümresinin daha da zenginleşmesini sağladı. Mehmet’in gösterdiği üzere yaşadığımız küresel ekonomik krizlerin kökensel nedenleri burada yatmaktadır.
Üçüncü Dünyanın Batılılaştırılması dünya ticaretine daha adil, ahlaki bir zemin kazandırmanın yollarını sorgularken, daha sürdürülebilir hale gelmesi için ..zümler arıyor. Dünyanın tüm halkları, menfaatlerine hizmet etmeyen, adaletsiz bir küresel ticaret sistemi altında sonsuza dek yaşayamaz, yaşayamıyor. Bu sistem ancak etnik çatışmalar, sonsuz göçmen krizleri, intihar eden bir doğa ve eşitsizliğin un ufak ettiği toplumsallıklar yaratıyor. Gezegenimizde yaşamın devamı için “Batı’nın taşralaştırılması” yetmiyor, müellif dünyanın “Batı”yı ve geçmiş-gelecek batıları yaratan sistemi aşması gerektiğini gösteriyor.
Özay Mehmet Üçüncü Dünyanın Batılılaştırılması ’nda Avrupamerkezci Kapitalistsistemin temel ve yapısal mantığını serimliyor ve bu sistemin başındanitibaren Batı’yı zenginleştirmek amacıyla kurulduğunu gözler .nüne seriyor.Bu sistemde, Batı ülkelerinin menfaat ve zenginleşmesi uğruna, dünyahalklarının geleceği feda edilmiş, şimdisi fakirleştirilmiştir. Mehmet kapitalistsistemin 1914 öncesi emperyalist ve s.mürgeci devirlerde nasıl kurulduğunaeğiliyor. Bunun için Köle Ticareti, İngiltere-Afrika-Amerika Ticaret Üçgeni ve Ucuz Emek siyaseti gibi politikalarına bakıyor. Bu tür politikaların Batı’ya nasıltasarruf akımı yarattığını, tasarrufun nasıl yatırıma d.nüşüp kalkınmaya yolaçtığını gösteriyor.Avrupamerkezci Kapitalizm, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Amerika hegemonyasıkılıfına girmiştir,
Üçüncü Dünya keşfedilmiş, ancak bu sistem yenis.mürgeciortamda devam ettirilmiştir. Özellikle, bu dönemde Çok Uluslu Şirketler, gelişmekte olan ve emek fazlalığından muzdarip ülkelere hiç de uygunolmayan, sermaye ağırlıklı teknoloji akımına sahne oldu. Zaten yüksek olan işsizlikve bozuk gelir dağıtımı daha da k.tüleşerek sosyal düzen bozuldu. Kentkır dengesinin ..küşüyle fakirleşme de genel bir sorun haline geldi. Böyleceküreselleşen Kapitalist sistem, tasarruf ve kar akımlarıyla, Batı ülkelerinin ve son yıllarda en zengin 1%’lik elit zümresinin daha da zenginleşmesini sağladı. Mehmet’in gösterdiği üzere yaşadığımız küresel ekonomik krizlerin kökensel nedenleri burada yatmaktadır.
Üçüncü Dünyanın Batılılaştırılması dünya ticaretine daha adil, ahlaki bir zemin kazandırmanın yollarını sorgularken, daha sürdürülebilir hale gelmesi için ..zümler arıyor. Dünyanın tüm halkları, menfaatlerine hizmet etmeyen, adaletsiz bir küresel ticaret sistemi altında sonsuza dek yaşayamaz, yaşayamıyor. Bu sistem ancak etnik çatışmalar, sonsuz göçmen krizleri, intihar eden bir doğa ve eşitsizliğin un ufak ettiği toplumsallıklar yaratıyor. Gezegenimizde yaşamın devamı için “Batı’nın taşralaştırılması” yetmiyor, müellif dünyanın “Batı”yı ve geçmiş-gelecek batıları yaratan sistemi aşması gerektiğini gösteriyor.