Devlet özellikle iç hukukunda, egemenlik haklarına dayanarak, toplumsal hayatın çeşitli alanlarına ilişkin hukuk kurallarını yürürlüğe koymakta ve yasama, yürütme yargı saç ayağında yargı gücü sayesinde hukuk kurallarının uygulanmasını temin etmektedir. Bununla birlikte günümüzde devletin hukuk kurallarının ihdası ve uygulanmasındaki tekelinin giderek erozyona uğradığı görülmektedir. Gerçekten küreselleşme olgusu ile birlikte sadece pazarlar dünya pazarına dönüşmemiş, aynı zamanda pazar katılımcıları da küresel hareket etmeye başlamışlardır. Bu ekonomik olguların sonucu olarak, bir devletin sınır ötesi ticaretini ve ekonomik faaliyetlerini düzenleyen milli hukuk kuralları yanında, aynı konuları düzenleyen kaynağını çok farklı alanlardan alan normatif düzenlemeler artış göstermekte ve kurulan yeni düzenin işleyişini teminen çok farklı alanlarda faaliyet göstermek üzere yeni uluslararası kuruluşlar ihdas olunmaktadır.
Bu gelişmelere paralel olarak batılı ülkelerde uluslararası ekonomik faaliyetleri düzenleyen ve dağınık halde bulunan hukuk kurallarını bir bütün olarak incelemeyi hedef alan hukuk dalı olarak uluslararası ekonomi hukuku gelişmiştir. Sınırlar ötesi ekonomik faaliyetler birçok farklı hukuki düzenlemenin konusunu teşkil etmektedir. Bunların bir kısmı milli kamu hukuku ve özel hukuk karakterli, bir kısmı da uluslararası hukuk kaynaklıdır. Kısmi olarak bağlayıcı olmayan kurallar da buraya dâhil olmaktadır. Bu anlamda uluslararası ekonomik ilişkileri konu alan bütün hukuki düzenlemeler, uluslararası ekonomi hukukunun kapsamını belirlemektedir.
Devlet özellikle iç hukukunda, egemenlik haklarına dayanarak, toplumsal hayatın çeşitli alanlarına ilişkin hukuk kurallarını yürürlüğe koymakta ve yasama, yürütme yargı saç ayağında yargı gücü sayesinde hukuk kurallarının uygulanmasını temin etmektedir. Bununla birlikte günümüzde devletin hukuk kurallarının ihdası ve uygulanmasındaki tekelinin giderek erozyona uğradığı görülmektedir. Gerçekten küreselleşme olgusu ile birlikte sadece pazarlar dünya pazarına dönüşmemiş, aynı zamanda pazar katılımcıları da küresel hareket etmeye başlamışlardır. Bu ekonomik olguların sonucu olarak, bir devletin sınır ötesi ticaretini ve ekonomik faaliyetlerini düzenleyen milli hukuk kuralları yanında, aynı konuları düzenleyen kaynağını çok farklı alanlardan alan normatif düzenlemeler artış göstermekte ve kurulan yeni düzenin işleyişini teminen çok farklı alanlarda faaliyet göstermek üzere yeni uluslararası kuruluşlar ihdas olunmaktadır.
Bu gelişmelere paralel olarak batılı ülkelerde uluslararası ekonomik faaliyetleri düzenleyen ve dağınık halde bulunan hukuk kurallarını bir bütün olarak incelemeyi hedef alan hukuk dalı olarak uluslararası ekonomi hukuku gelişmiştir. Sınırlar ötesi ekonomik faaliyetler birçok farklı hukuki düzenlemenin konusunu teşkil etmektedir. Bunların bir kısmı milli kamu hukuku ve özel hukuk karakterli, bir kısmı da uluslararası hukuk kaynaklıdır. Kısmi olarak bağlayıcı olmayan kurallar da buraya dâhil olmaktadır. Bu anlamda uluslararası ekonomik ilişkileri konu alan bütün hukuki düzenlemeler, uluslararası ekonomi hukukunun kapsamını belirlemektedir.