Tarihçilerin yazdıklarından, araştırmacıların belgelerinden bulgularından, bize aktardıkları bilgilerden öğrendiğimize göre kasabanın yani Karadeniz Ereğli’sinin serüvenine başlamasının üzerinden çok çok uzun zamanlar geçmiş.
Yine yazılanlara çizilenlere, bu işe emek veren, gönül veren kişilerin ortaya koydukları belgelerin bilgilerin sonuçlarına göre bu geçmiş M.Ö. 4500 yıl öncesine kadar dayanmakta.
Coğrafi konumundan mıdır, havasından suyundan mıdır bilemem ama kasaba zamanında Herkül’ün kenti Herakleia olmakla yetinmemiş, her dönemde bir veya birkaç nedenden dolayı önemli bir yerleşim yeri olmuş, önemli medeniyetlere, kültürlere ev sahipliği yapmış.
Evrile devrile bugünlere kadar gelmiş. Koynundaki Karadeniz’i de yanına alarak, ben artık Karadeniz Ereğli’siyim demiş.
Her daim cazibesini gündemde tutmayı başarmış.
Bölge öncelerde önemi çok daha iyi bilinen, kıymetinden dolayı kara elmas olarak isimlendirilen, ülkede başka bir yerde de bulunmayan taş kömürü üretimiyle ülkenin gelecekteki umudu olmakla kalmamış insanlarına da iş, aş, geçim kapısı olmuş.
Daha sonralarda bu heyecan ve umut bölge genelinden kasaba özeline taşındı.
Adına ağır sanayi denilen stratejik sanayi tesisinin kasabada faaliyete geçmesiyle işin, aşın, geleceğin ve heyecanın yeni adresi kasaba oldu.
Her ne sebepten olursa olsun ister denizi, balığı veya çileği isterse mağarası, madeni, kalesi, çeliği, limanı, her nesi olursa olsun bütün bunların bir anlam kazanabilmesi için sıranın ilk başına yerleştirilmesi ve zirvedeki konumuna ‘yeri değiştirilemez’ şerhi düşülmesi gereken; kasabanın kendine has kültürünü kuran, onu yaşatan, ne yazık ki artık iyiden iyiye azalmaya yüz tutmuş olsalar bile bu kasabanın sevdalısı kasabalılar olacaktır!
Tarihçilerin yazdıklarından, araştırmacıların belgelerinden bulgularından, bize aktardıkları bilgilerden öğrendiğimize göre kasabanın yani Karadeniz Ereğli’sinin serüvenine başlamasının üzerinden çok çok uzun zamanlar geçmiş.
Yine yazılanlara çizilenlere, bu işe emek veren, gönül veren kişilerin ortaya koydukları belgelerin bilgilerin sonuçlarına göre bu geçmiş M.Ö. 4500 yıl öncesine kadar dayanmakta.
Coğrafi konumundan mıdır, havasından suyundan mıdır bilemem ama kasaba zamanında Herkül’ün kenti Herakleia olmakla yetinmemiş, her dönemde bir veya birkaç nedenden dolayı önemli bir yerleşim yeri olmuş, önemli medeniyetlere, kültürlere ev sahipliği yapmış.
Evrile devrile bugünlere kadar gelmiş. Koynundaki Karadeniz’i de yanına alarak, ben artık Karadeniz Ereğli’siyim demiş.
Her daim cazibesini gündemde tutmayı başarmış.
Bölge öncelerde önemi çok daha iyi bilinen, kıymetinden dolayı kara elmas olarak isimlendirilen, ülkede başka bir yerde de bulunmayan taş kömürü üretimiyle ülkenin gelecekteki umudu olmakla kalmamış insanlarına da iş, aş, geçim kapısı olmuş.
Daha sonralarda bu heyecan ve umut bölge genelinden kasaba özeline taşındı.
Adına ağır sanayi denilen stratejik sanayi tesisinin kasabada faaliyete geçmesiyle işin, aşın, geleceğin ve heyecanın yeni adresi kasaba oldu.
Her ne sebepten olursa olsun ister denizi, balığı veya çileği isterse mağarası, madeni, kalesi, çeliği, limanı, her nesi olursa olsun bütün bunların bir anlam kazanabilmesi için sıranın ilk başına yerleştirilmesi ve zirvedeki konumuna ‘yeri değiştirilemez’ şerhi düşülmesi gereken; kasabanın kendine has kültürünü kuran, onu yaşatan, ne yazık ki artık iyiden iyiye azalmaya yüz tutmuş olsalar bile bu kasabanın sevdalısı kasabalılar olacaktır!