Devletler dil öğretme süreçlerini dünyada kendilerini tanıtma fırsatı olarak gördükleri için dil öğretim faaliyetleri çeşitlenerek kapsamı genişlemiştir. Türkiye'nin dünyanın farklı bölgeleriyle ilişkilerinde de bu durum geçerlidir. Afrika'dan Asya-Pasifik'e, Avrupa'dan Amerika Kıtası'na Türkiye diplomatik çalışmalarına dil eğitimini de dâhil etmiştir. Pek çok ülkede Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Başkanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı gibi Türkiye'nin resmi kurumları ile Türkçe öğrenen insanların sayısı artmaktadır. Türkiye'nin, dünyanın farklı bölgelerindeki öğrenicilere yönelik Türkçe öğretimi konusunda performans haritasını çıkarmak, güncel sorunları teşhis etmek ve çeşitli öneriler getirmek oldukça faydalı olacaktır. Bu çalışma da bu ögeler üzerinden Latin Amerika Bölgesine odaklanarak literatürde ilklerden biri olma özelliği taşımaktadır.
Elinizdeki kitabın içeriği iki ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Türkiye'nin Latin Amerika bölgesinde yukarıda bahsedilen kamu kurumları ve dizileri vasıtasıyla yürüttüğü kültürel ve dilsel faaliyetleri açıklanmaktadır. İkinci bölüm ise Türkiye'ye eğitim için gelmiş Latin Amerikalı öğrenicilerin Türkçeye, Türk kültürüne karşı görüşlerine odaklanmaktadır. Bu çalışma Latin Amerikalı öğrenicilere Türkçenin öğretimine dair bir bakış açısı aktaracak ayrıca Latin Amerika dışında dünyanın diğer coğrafyalarında benzer çalışmaları akla getirecektir.
Akademisyenler, diplomatlar, iş insanları gibi kişilerin yanı sıra yukarıda ismi geçen kurumların eylemlerinde katkı üreteceği öngörülebilir.
Devletler dil öğretme süreçlerini dünyada kendilerini tanıtma fırsatı olarak gördükleri için dil öğretim faaliyetleri çeşitlenerek kapsamı genişlemiştir. Türkiye'nin dünyanın farklı bölgeleriyle ilişkilerinde de bu durum geçerlidir. Afrika'dan Asya-Pasifik'e, Avrupa'dan Amerika Kıtası'na Türkiye diplomatik çalışmalarına dil eğitimini de dâhil etmiştir. Pek çok ülkede Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Başkanlığı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı gibi Türkiye'nin resmi kurumları ile Türkçe öğrenen insanların sayısı artmaktadır. Türkiye'nin, dünyanın farklı bölgelerindeki öğrenicilere yönelik Türkçe öğretimi konusunda performans haritasını çıkarmak, güncel sorunları teşhis etmek ve çeşitli öneriler getirmek oldukça faydalı olacaktır. Bu çalışma da bu ögeler üzerinden Latin Amerika Bölgesine odaklanarak literatürde ilklerden biri olma özelliği taşımaktadır.
Elinizdeki kitabın içeriği iki ana bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Türkiye'nin Latin Amerika bölgesinde yukarıda bahsedilen kamu kurumları ve dizileri vasıtasıyla yürüttüğü kültürel ve dilsel faaliyetleri açıklanmaktadır. İkinci bölüm ise Türkiye'ye eğitim için gelmiş Latin Amerikalı öğrenicilerin Türkçeye, Türk kültürüne karşı görüşlerine odaklanmaktadır. Bu çalışma Latin Amerikalı öğrenicilere Türkçenin öğretimine dair bir bakış açısı aktaracak ayrıca Latin Amerika dışında dünyanın diğer coğrafyalarında benzer çalışmaları akla getirecektir.
Akademisyenler, diplomatlar, iş insanları gibi kişilerin yanı sıra yukarıda ismi geçen kurumların eylemlerinde katkı üreteceği öngörülebilir.