Yalnızlığın Anatomisi

Stok Kodu:
9786259993072
Boyut:
12.5x19.5
Sayfa Sayısı:
112
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2024-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%27 indirimli
98,00TL
71,54TL
Taksitli fiyat: 9 x 8,74TL
Temin süresi 1-3 gündür.
9786259993072
1322345
Yalnızlığın Anatomisi
Yalnızlığın Anatomisi
71.54

“Tanrım, her şey olması gerektiği gibi, her şeyin böyle olması gerektiğini anladım. Tanrım! Ulu Tanrım! Tüm bu düzen, ne kadar da tuhaf ama bir yandan da basit, vahşi, tatlı, acımasız, hoş, korkunç, gizemli. Tüm bu düzen ne kadar da mutlak ve tanıdık!”
Hayattayken William Faulkner, Scott Fitzgerald ve Hemingway’le birlikte Amerika’nın en güçlü kalemleri arasında anılan Thomas Wolfe, ülkemizde pek bilinmeyen bir yazar. Üslubuyla Philip Roth, Pat Conroy ve Beat Kuşağı yazarlarına ilham olan Wolfe, olay örgüsü, karakter dönüşümü gibi bildik kurmaca ögelerini esas almaktansa, bir gezginin merakı ve bir şairin iç sesiyle “an”ın ve sıradan olayların peşine düşüyor. Otobiyografik izler taşıyan eserlerinde Amerikan topraklarının ıssızlığını, doldurulamayan boşluklarını, insanlarının yalnızlıklarını anlatıyor. Öyküleri başka bir kıtanın özelliklerinden beslense de, insanın büyük umutları ve dibe vurduğu koyu karamsarlığı arasındaki mücadelesini betimlemede mahir bir usta. Ray Bradbury onu “dünyayı yiyip, lav kusan adam” olarak tanımlarken tam da bu noktaya işaret ediyor. 
Edebiyatın bütün önemli isimleri gibi aşk ve nefretle meşgul olmuş, öykülerini insanlığın sessiz anlarına bulamış bir yazarı sunuyoruz size. Wolfe’un öykülerini okurken, bir banka oturmuş, önünüzden gelip geçen insanları izleyecek, onların trajedilerine, tutkularına ya da sıradanlığına şahitlik edeceksiniz.

“Tanrım, her şey olması gerektiği gibi, her şeyin böyle olması gerektiğini anladım. Tanrım! Ulu Tanrım! Tüm bu düzen, ne kadar da tuhaf ama bir yandan da basit, vahşi, tatlı, acımasız, hoş, korkunç, gizemli. Tüm bu düzen ne kadar da mutlak ve tanıdık!”
Hayattayken William Faulkner, Scott Fitzgerald ve Hemingway’le birlikte Amerika’nın en güçlü kalemleri arasında anılan Thomas Wolfe, ülkemizde pek bilinmeyen bir yazar. Üslubuyla Philip Roth, Pat Conroy ve Beat Kuşağı yazarlarına ilham olan Wolfe, olay örgüsü, karakter dönüşümü gibi bildik kurmaca ögelerini esas almaktansa, bir gezginin merakı ve bir şairin iç sesiyle “an”ın ve sıradan olayların peşine düşüyor. Otobiyografik izler taşıyan eserlerinde Amerikan topraklarının ıssızlığını, doldurulamayan boşluklarını, insanlarının yalnızlıklarını anlatıyor. Öyküleri başka bir kıtanın özelliklerinden beslense de, insanın büyük umutları ve dibe vurduğu koyu karamsarlığı arasındaki mücadelesini betimlemede mahir bir usta. Ray Bradbury onu “dünyayı yiyip, lav kusan adam” olarak tanımlarken tam da bu noktaya işaret ediyor. 
Edebiyatın bütün önemli isimleri gibi aşk ve nefretle meşgul olmuş, öykülerini insanlığın sessiz anlarına bulamış bir yazarı sunuyoruz size. Wolfe’un öykülerini okurken, bir banka oturmuş, önünüzden gelip geçen insanları izleyecek, onların trajedilerine, tutkularına ya da sıradanlığına şahitlik edeceksiniz.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat