Yapılandırılmış finans; ana kuruluştaki varlıkların kredi riskini transfer eden, menkulkıymetleştirme ve kredi türevlerini beraberce kullanarak fon temini için hibrit finansal araçlar oluşturan bir sistemdir.
Yapılandırılmış finans uygulayıcıları bankalar (finansal kuruluşlar), şirketler veya yatırımcılar olabilmektedir. Finansal mühendislik faaliyetleri sonucunda fon talep edenler ve yatırımcılar, geleneksel finansal araçlar ile elde edemedikleri amaçlarına ulaşabilirler. Bu bağlamda yapılandırılmış finansın en az dört temel amacından bahsedilebilir. Bunlar; getiri zenginleştirme, kredi zenginleştirme, özgün ödeme yapısının oluşturulması ve varlık/kaynak yönetimindeki ihtiyaçların karşılanmasıdır.
Bu kitap, yapılandırılmış finans sayesinde söz konusu amaçlara ne şekilde ulaşılabileceğini, finansal kuruluşlar üzerine kurgulanmış modellemelerle ortaya koymaya çalışmaktadır.
Kitabın cevap aradığı diğer bir soru ise şudur:
Finansal yenilikçilik her zaman olumlu sonuçlar mı doğurur?
Yapılandırılmış finans uygulamaları, 2007 yılının son çeyreğinde ABD'de ortaya çıkan ve bütün dünyayı etkisi altına alan finansal krizin nedeni olarak gösterilmiştir. Ortaya çıkan olumsuz etki, küresel seviyede finans piyasalarında hâlen hissedilmektedir. Bu nedenle yapılandırılmış finans uygulamalarının sınırları, ülkeler tarafından net olarak konulmalıdır. Bu bağlamda kitap, bu sınırların ne olması gerektiğini Türkiye özelinde tartışmaktadır.
Yapılandırılmış finans; ana kuruluştaki varlıkların kredi riskini transfer eden, menkulkıymetleştirme ve kredi türevlerini beraberce kullanarak fon temini için hibrit finansal araçlar oluşturan bir sistemdir.
Yapılandırılmış finans uygulayıcıları bankalar (finansal kuruluşlar), şirketler veya yatırımcılar olabilmektedir. Finansal mühendislik faaliyetleri sonucunda fon talep edenler ve yatırımcılar, geleneksel finansal araçlar ile elde edemedikleri amaçlarına ulaşabilirler. Bu bağlamda yapılandırılmış finansın en az dört temel amacından bahsedilebilir. Bunlar; getiri zenginleştirme, kredi zenginleştirme, özgün ödeme yapısının oluşturulması ve varlık/kaynak yönetimindeki ihtiyaçların karşılanmasıdır.
Bu kitap, yapılandırılmış finans sayesinde söz konusu amaçlara ne şekilde ulaşılabileceğini, finansal kuruluşlar üzerine kurgulanmış modellemelerle ortaya koymaya çalışmaktadır.
Kitabın cevap aradığı diğer bir soru ise şudur:
Finansal yenilikçilik her zaman olumlu sonuçlar mı doğurur?
Yapılandırılmış finans uygulamaları, 2007 yılının son çeyreğinde ABD'de ortaya çıkan ve bütün dünyayı etkisi altına alan finansal krizin nedeni olarak gösterilmiştir. Ortaya çıkan olumsuz etki, küresel seviyede finans piyasalarında hâlen hissedilmektedir. Bu nedenle yapılandırılmış finans uygulamalarının sınırları, ülkeler tarafından net olarak konulmalıdır. Bu bağlamda kitap, bu sınırların ne olması gerektiğini Türkiye özelinde tartışmaktadır.