“Herkes bugüne dek Hz. Âdem ile Hz. Havva’nın yediği yasak elmayı, neden yediklerini ve sonrasını konuştu. Biz bu eserde elmanın lezzetinden bahsedeceğiz!”
Yasin Taçar, Yasak Elmanın Cazibesi’nde filozofların, teologların, mutasavvıfların yollarında seyre dalıyor, bazen çıkmazlara sapıyor, bazen ise sükûnetle adım atıyor. Hakikati insanda cemetmenin yollarını sorgularken zahir ile batının arasında kulaç atıyor. Günah üzerine felsefi ve dinî bağlamda bir sorgulamaya girişiyor. Neticede bütün çıkmazları “vahdet-i vücut” ekseninde bir sonuca bağlamaya gayret ediyor.
Elinizdeki ince hacimli bu eser, barındırdığı muhteva bakımından okuyanı nice külliyatlara götürecek bir tabela işlevi görüyor.
Kitap, düşüncenin sınır tanımadığını, hakikate ulaşmak için bazen cehennemin sıcaklığında pişmenin dahi gerekebileceğini “cüretkâr” bir üslupla dile getiriyor.
“Herkes bugüne dek Hz. Âdem ile Hz. Havva’nın yediği yasak elmayı, neden yediklerini ve sonrasını konuştu. Biz bu eserde elmanın lezzetinden bahsedeceğiz!”
Yasin Taçar, Yasak Elmanın Cazibesi’nde filozofların, teologların, mutasavvıfların yollarında seyre dalıyor, bazen çıkmazlara sapıyor, bazen ise sükûnetle adım atıyor. Hakikati insanda cemetmenin yollarını sorgularken zahir ile batının arasında kulaç atıyor. Günah üzerine felsefi ve dinî bağlamda bir sorgulamaya girişiyor. Neticede bütün çıkmazları “vahdet-i vücut” ekseninde bir sonuca bağlamaya gayret ediyor.
Elinizdeki ince hacimli bu eser, barındırdığı muhteva bakımından okuyanı nice külliyatlara götürecek bir tabela işlevi görüyor.
Kitap, düşüncenin sınır tanımadığını, hakikate ulaşmak için bazen cehennemin sıcaklığında pişmenin dahi gerekebileceğini “cüretkâr” bir üslupla dile getiriyor.