“Unutulur mu?
Ve daha niceleri var yazılmamış, anlatılmamış olan. Kahramanlarımız öylesine çok ki. Tam vaktinde baharlarla gülmüş, sonbaharla ağlamış binlerce isimsiz kahramanımızı yazmak kolay mı? Tüm bu sicilleri derlerken şu şiir hep aklımdaydı: bir bildiği var elbet bu çocukların kolay değil öyle genç ölmek
yeşil bir yaprak gibi yüreği koparıp ateşe atmak kolay değil a benim gülüm…
Elbette bu çocukların bildikleri vardı. Düşleri, umutları… Özgürlüğün saçlarını okşayan deli rüzgârları, umudu bile kıskandıran umutlu kahkahaları vardı. Ölümün bile deviremeyeceği yaşam sevinçleri, dünyanın ve hiç kimsenin henüz anlayamadığı sevgileri ve sonsuz bir umut dağıtanı…”
“Unutulur mu?
Ve daha niceleri var yazılmamış, anlatılmamış olan. Kahramanlarımız öylesine çok ki. Tam vaktinde baharlarla gülmüş, sonbaharla ağlamış binlerce isimsiz kahramanımızı yazmak kolay mı? Tüm bu sicilleri derlerken şu şiir hep aklımdaydı: bir bildiği var elbet bu çocukların kolay değil öyle genç ölmek
yeşil bir yaprak gibi yüreği koparıp ateşe atmak kolay değil a benim gülüm…
Elbette bu çocukların bildikleri vardı. Düşleri, umutları… Özgürlüğün saçlarını okşayan deli rüzgârları, umudu bile kıskandıran umutlu kahkahaları vardı. Ölümün bile deviremeyeceği yaşam sevinçleri, dünyanın ve hiç kimsenin henüz anlayamadığı sevgileri ve sonsuz bir umut dağıtanı…”