Yavuz Sultan Selim, Osmanlı İmparatorluğu’nun dâhî padişahlarındandır. Kendisi; kararlılığı, disiplini, sertliği, celâdetiyle meşhurdur. Padişahlığı çok uzun sürmedi; 8 yıl gibi kısa bir müddet padişahlık yaptı. Ama bu müddet içerisinde Kuzey Afrika’nın bir kısmını ve Orta Doğu’nun İran dışında neredeyse tamamını Osmanlı sınırlarına kattı. İlk defa olarak, tarihte İslâm Birliği’ni kurdu. O’nun döneminde Müslümanlar, gene İran dışında, Osmanlı bayrağı altında toplanmıştı. Bunca muvaffakiyete, bunca geniş fetihlere rağmen, Yavuz Sultan Selim o ölçüde de tevâzu ve hakikat taraftarı bir insandı. Mekke ve Medine’yi fethettikten sonra, oralara Osmanlı bayrağı çektirmedi; “Buralar bizim değil, Peygamber’in şehirleridir” dedi. Mısır’ın fethinden dönerken de, İstanbul’a yaklaştığında şehre girmeyerek gece karanlığının çökmesini bekledi. Halkın kendisine göstereceği tezahürattan mahcup olarak, saraya halktan habersiz gece yarısı girdi. Zira O, zaferlerinden şımarmayan, onlardan nefsine pay çıkarmayan ihlâslı bir insandı. Böyle büyük bir insanı ve Müslüman Türklüğün gururunu bizlere tanıtan Yılmaz Öztuna’ya minnet ve teşekkürü borç biliriz.
Yavuz Sultan Selim, Osmanlı İmparatorluğu’nun dâhî padişahlarındandır. Kendisi; kararlılığı, disiplini, sertliği, celâdetiyle meşhurdur. Padişahlığı çok uzun sürmedi; 8 yıl gibi kısa bir müddet padişahlık yaptı. Ama bu müddet içerisinde Kuzey Afrika’nın bir kısmını ve Orta Doğu’nun İran dışında neredeyse tamamını Osmanlı sınırlarına kattı. İlk defa olarak, tarihte İslâm Birliği’ni kurdu. O’nun döneminde Müslümanlar, gene İran dışında, Osmanlı bayrağı altında toplanmıştı. Bunca muvaffakiyete, bunca geniş fetihlere rağmen, Yavuz Sultan Selim o ölçüde de tevâzu ve hakikat taraftarı bir insandı. Mekke ve Medine’yi fethettikten sonra, oralara Osmanlı bayrağı çektirmedi; “Buralar bizim değil, Peygamber’in şehirleridir” dedi. Mısır’ın fethinden dönerken de, İstanbul’a yaklaştığında şehre girmeyerek gece karanlığının çökmesini bekledi. Halkın kendisine göstereceği tezahürattan mahcup olarak, saraya halktan habersiz gece yarısı girdi. Zira O, zaferlerinden şımarmayan, onlardan nefsine pay çıkarmayan ihlâslı bir insandı. Böyle büyük bir insanı ve Müslüman Türklüğün gururunu bizlere tanıtan Yılmaz Öztuna’ya minnet ve teşekkürü borç biliriz.