19. Yüzyıla Zamanda Yolculuk!
Fransız subay ve yazar Théodore Cahu (1854-1928) 29 yaşında edebiyata merakı nedeniyle ordudan ayrıldı
ve Théo-Critt takma adıyla romanlar, askerî hatıralar, seyahatnameler gibi birçok türde kitaplar yazdı.
Yirmi Günde Paris’ten İstanbul’a kitabında ünlü Orient Express (Şark Ekspresi) treniyle Paris’ten yola çıkan Théodore Cahu, Almanya, Avusturya ve Macaristan üzerinden İstanbul’a geliyor, burada bir süre kalıyor (arada Bursa’ya da uğruyor) sonrasında deniz yoluyla Paris’e dönüyor. Bizi bugün bildiğimiz şehirlerin, 19. yüzyılın sonlarındaki hallerine götüren yazarın baştan sona gravürlerle dolu gezi kılavuzu, bizi pasaport veya vize derdi olmayan bir dünyaya ve benzersiz bir yolculuğa çıkartıyor.
Théodore Cahu, basit bir amaç doğrultusunda sadece kendisi gibi bir yolculuğa çıkmak isteyen gezginler için çizimlerle dolu bir rehber hazırlamak istemiş. Şimdi başka bir çağdayız elbette ama bu kılavuz zamanda yolculuk yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan! Yazar Galata Köprüsü’nden geçiyor, sokakta tıraş olan insanları izliyor, Boğaz kıyılarında yürüyor veya II. Abdülhamid’in Cuma selamlığını izliyor... Bütün bu görüntüler birçok çizerin eseri ama özellikle 52 sayfa ile özel bir yer ayrılan İstanbul bölümünde Raymond de la Nézière’in çizimleri çok canlı ve mizah dolu oluşuyla ilgi çekici.
Koleksiyon değerine sahip olan bu eser sınırlı sayıda üretilmiş olup, özel tasarım kutusu ve çantası ile sunulmaktadır.
19. Yüzyıla Zamanda Yolculuk!
Fransız subay ve yazar Théodore Cahu (1854-1928) 29 yaşında edebiyata merakı nedeniyle ordudan ayrıldı
ve Théo-Critt takma adıyla romanlar, askerî hatıralar, seyahatnameler gibi birçok türde kitaplar yazdı.
Yirmi Günde Paris’ten İstanbul’a kitabında ünlü Orient Express (Şark Ekspresi) treniyle Paris’ten yola çıkan Théodore Cahu, Almanya, Avusturya ve Macaristan üzerinden İstanbul’a geliyor, burada bir süre kalıyor (arada Bursa’ya da uğruyor) sonrasında deniz yoluyla Paris’e dönüyor. Bizi bugün bildiğimiz şehirlerin, 19. yüzyılın sonlarındaki hallerine götüren yazarın baştan sona gravürlerle dolu gezi kılavuzu, bizi pasaport veya vize derdi olmayan bir dünyaya ve benzersiz bir yolculuğa çıkartıyor.
Théodore Cahu, basit bir amaç doğrultusunda sadece kendisi gibi bir yolculuğa çıkmak isteyen gezginler için çizimlerle dolu bir rehber hazırlamak istemiş. Şimdi başka bir çağdayız elbette ama bu kılavuz zamanda yolculuk yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan! Yazar Galata Köprüsü’nden geçiyor, sokakta tıraş olan insanları izliyor, Boğaz kıyılarında yürüyor veya II. Abdülhamid’in Cuma selamlığını izliyor... Bütün bu görüntüler birçok çizerin eseri ama özellikle 52 sayfa ile özel bir yer ayrılan İstanbul bölümünde Raymond de la Nézière’in çizimleri çok canlı ve mizah dolu oluşuyla ilgi çekici.
Koleksiyon değerine sahip olan bu eser sınırlı sayıda üretilmiş olup, özel tasarım kutusu ve çantası ile sunulmaktadır.