Bu çalışmada Kur’an ve hadisler esas alınarak yöneten-yönetilen ilişkileri genel bir çerçevede incelenmiş, yönetenin ve yönetilenin birbirlerine karşı görevlerinin neler olduğunun tespiti hedeflenmiş, bunun neticesinde de itaatin hangi durumlarda devam edeceği ya da ortadan kalkacağı belirlenmeye çalışılmıştır. Amaç sadece yöneten-yönetilen ilişkilerini resmî düzeyde ele almak değil, aynı zamanda siyasî ve dinî cemaat grupları içerisindeki yöneten-yönetilen ilişkileri de dâhil olmak üzere görülen olumsuzlukların çözümüne katkıda bulunmak ve itaat konusunda sağlıklı bir İslâmî anlayış geliştirmektir. Nitekim bu olumsuzlukların başında tek yanlı olarak sadece yönetilen kesimden istenilen mutlak itaat etme meselesi gelmektedir. Sürekli yönetenlerin haklarının korunduğu ve yönetilen kesimin haklarının ise göz ardı edildiği bir siyasi anlayış ve yapıda yöneten ve yönetilen arasında sağlıklı bir itaat anlayışının ya da siyasi bir iletişimin olması neredeyse imkânsız hale gelmektedir. Sonuçta bu çalışma ile Kur’an ve sahih hadis merkezli yöneten ve yönetilen arasında hem bireysel hem de kurumsal anlamda sağlıklı bir siyasi iletişim ve itaat kültürünün oluşması ve var olanın daha da geliştirilmesi amaçlanmaktadır.
Bu çalışmada Kur’an ve hadisler esas alınarak yöneten-yönetilen ilişkileri genel bir çerçevede incelenmiş, yönetenin ve yönetilenin birbirlerine karşı görevlerinin neler olduğunun tespiti hedeflenmiş, bunun neticesinde de itaatin hangi durumlarda devam edeceği ya da ortadan kalkacağı belirlenmeye çalışılmıştır. Amaç sadece yöneten-yönetilen ilişkilerini resmî düzeyde ele almak değil, aynı zamanda siyasî ve dinî cemaat grupları içerisindeki yöneten-yönetilen ilişkileri de dâhil olmak üzere görülen olumsuzlukların çözümüne katkıda bulunmak ve itaat konusunda sağlıklı bir İslâmî anlayış geliştirmektir. Nitekim bu olumsuzlukların başında tek yanlı olarak sadece yönetilen kesimden istenilen mutlak itaat etme meselesi gelmektedir. Sürekli yönetenlerin haklarının korunduğu ve yönetilen kesimin haklarının ise göz ardı edildiği bir siyasi anlayış ve yapıda yöneten ve yönetilen arasında sağlıklı bir itaat anlayışının ya da siyasi bir iletişimin olması neredeyse imkânsız hale gelmektedir. Sonuçta bu çalışma ile Kur’an ve sahih hadis merkezli yöneten ve yönetilen arasında hem bireysel hem de kurumsal anlamda sağlıklı bir siyasi iletişim ve itaat kültürünün oluşması ve var olanın daha da geliştirilmesi amaçlanmaktadır.